Orhan Pamuk
Orhan Pamuk Biyografisi
Orhan Pamuk, 1952 doğumlu Nobel Ödülü sahibi meşhur yazan. Son yıllarda kitapları kadar dile getirdiği iddialar ve hakkında açılan davalarla da gündeme gelen Pamuk, İsveç Akademisi göre verilen 2006 Nobel Edebiyat Ödülü‘nün sahibi oldu. Pamuk, bu ödülü alan ilk Türk yazan olarak tarihe geçti.
Orhan Pamuk 1952‘de İstanbul‘da doğdu. Cevdet Bey ve Oğulları ve Kara Kitap adlı romanlarında anlattığına aynı topluluk bir ailede, şehrin batılılaşmış ve zengin semti Nişantaşı‘nda büyüyüp yetişti.
Otobiyografik kitabı İstanbul‘da anlattığı gibi Pamuk, çocukluğundan yirmi iki yaşına kadar yoğun bir şekilde fotoğraf yaparak ve ileride sanatçı olacağını düşleyerek yaşadı. Liseyi İstanbul’daki Amerikan lisesi Robert College‘de okudu.
İstanbul Teknik Üniversitesi‘nde üç yıl mimarlık okuduktan daha sonra, mimar ve artist olmayacağına karar verip bıraktı. İstanbul Üniversitesi‘nde gazetecilik okudu, ama bu işi de hiç yapmadı. Pamuk, yirmi üç yaşından sonra romancı olmaya karar vererek diğer her şeyi bıraktı ve kendini evine kapatıp yazmaya başladı.
İlk romanı Cevdet Bey ve Oğulları yedi sene sonradan 1982‘de yayımlandı. İstanbullu zengin ve Pamuk gibi Nişantaşı’nda yaşamış bir ailenin üç kuşaklık hikâyesi olan bu roman, Orhan Kemal ve Milliyet roman ödülleri aldı. Pamuk ertesi yıl Gürültüsüz Konut adlı romanını yayımladı ve bu kitabın Fransızca çevirisiyle 1991 Prix de la découverte européene‘i kazandı.
Venedikli bir köle ile bir Osmanlı alimi arasındaki gerilimi ve dostluğu anlatan romanı Beyaz Kale (1985), 1990’dan sonra da ilk önce İngilizce almak üzeri böylece fazla dilde yayımlanarak Pamuk’a milletlerarası ilk ününü sağladı. Benzer sene Pamuk, karısıyla Amerika’ya gitti ve 1985-88 aralarında New York’ta Columbia Üniversitesi‘nde “misafir bilgin” olarak bulundu. Büyük bir çoğunluğunu burada yazdığı ve İstanbul’un sokaklarını, geçmişini, kimyasını ve dokusunu, kayıp karısını arayan bir avukat aracılığıyla anlatan Kara Kitap adlı romanı 1990’da Türkiye’de yayımladı. Fransızca çevirisiyle Prix France Culture (ödülünü) kazanan bu roman ayrıca popüler hem de deneyde kullanılan olabilen, geçmişten ve bugünden aynı heyecanla söz edebilen bir yazar olarak Pamuk’un ününü keza Türkiye’de, keza de yurt dışında genişletti.
1991’de, Pamuk’un Rüya adını verdiği bir kızı oldu. Benzer sene Kara Kitap’taki bir sayfalık bir hikâyeden senaryolaştırdığı Rahat Yüz filme çekildi. 1994’te Türkiye’de yayımlanan ve esrarengiz bir kitaptan etkilenen üniversiteli gençleri hikâye ettiği Yeni Hayat adlı romanı Türk edebiyatının en çok okunan kitaplarından biridir. Pamuk’un Osmanlı ve İran nakkaşlarını ve Batı dışındaki dünyanın görme ve resmetme biçimlerini bir aşk ve aile romanının entrikasıyla hikâye ettiği Benim Adım Kırmızı adlı romanı 1998’de yayımladı. Bu kitapla Fransa’da Prix Du Meilleur Livre Etranger, İtalya’da Grinzane Cavour (2002) ve International Impac-Dublin ödülünü (2003) kazandı.
Orhan Pamuk, 1990’ların ortasından itibaren insan hakları, zihin özgürlüğü konularında yazdığı makalelerle Türk devletine karşısında eleştirel bir tavır aldı, lakin siyaset ile pozitif ilgilenmedi. “İlk ve son siyasi romanım” dediği Kar adlı kitabını 2002’de yayımladı. Doğu Anadoludaki Kar Kürt ve Türk milliyetçileri arasındaki şiddeti ve gerilimi hikâye eden bu kitap ile yeni tarz bir “siyasal roman” yazmayı denedi. Uluslararası ve Türk gazete ve dergilerine yazdığı edebi ve kültürel makalelerle, kendi özel not defterlerinden yaptığı geniş bir seçmeyi 1999 yılında Öteki Renkler adıyla yayımladı.
Pamuk’un 2003 yılında yayımladığı son kitabının adı İstanbul‘dur. Yazarın ayrıca yirmi iki yaşına değin olan hatıralarından, ayrıca de İstanbul şehri üzerine bir deneme olan ve yazarın kendi bireysel albümüyle, Batılı ressamların ve yerli fotoğrafçıların eserleriyle zenginleştirilmiş bu şiirsel kitabı sınıflamak zordur.
Orhan Pamuk New York‘ta geçirdiği üç yıl dışarıda, tüm hayatını İstanbul’da aynı sokaklarda, aynı semtlerde geçirdi. Şu Anda de doğduğu, binada yaşıyor. Otuz yıldır roman yazar Pamuk yazarlıktan diğer hiçbir iş yapmadı. Orhan Pamuk’un kitapları, en son Benim Adım Kırmızı’nın Japonca yayımlanmasıyla birlikte otuz dört dile çevrildi.
Orhan Pamuk’un son romanı Kar, New York Times Book Review tarafından 2004 yılının en iyi 10 kitabından biri seçildi.
Pamuk, 6 Şubat 2005’te bir İsviçre gazetesine yaptığı:
Bu topraklarda 1 milyon Ermeni, 30 bin Kürt öldürüldü.
şeklindeki açıklamasıyla tepkileri üzerine çekti ve bu demeçten dolayı “Türklüğü küçük düşürmek” iddiasıyla 301. maddeden 6 aydan 3 yıla dek hapsi istendi. Ama duruşma soruşturma şartı olan iznin Hak Bakanlığı’nca verilmediği gerekçesiyle 23 Ocak 2006’da davanın düşmesine karar verdi.
301. maddenin Türkiye-AB ilişkileri sürecinin gündemine oturmasına niçin olan Pamuk’un aynı demeciyle ilgili olarak Şehit Anaları Derneği de tazminat davası açtı oysa başat bu davanın da düşmesine karar verdi.
Suriye’li şair Adonis, Çek yazan Milan Kundera ve ABD’li Philip Roth gibi başarılı isimler arasından 2006 Nobel Edebiyat Ödülü‘nü almaya bedel bulunan Pamuk, 1 milyon 360 bin dolarlık ödülün de sahibi oldu. İsveç Akademisi yaptığı açıklamada şöyle dedi:
Kendi şehrinin melankolik ruhunun arayışında Pamuk, kültürlerin çatışması ve birbirine karışması için yeni semboller keşfetti.