Sezen Aksu

Sezen Aksu Biyografisi

Türk Pop Müziği’nin en büyük isimlerinden birisi, şarkıcı, şarkı sözü yazarı ve besteci.      Annesi fen öğretmeni Şehriban Hanım, babası matematik öğretmeni Sami Bey olan Fatma Sezen Yıldırım, 1954 yılının 13 Temmuz‘unda Denizli Sarayköy’de dünyaya geldi. 3 yaşına kadar doğduğu yerde yaşadı. 3 yaşında İzmir‘e, yıllar sonra “Kalbim Ege’de Kaldı” diyeceği yere taşındılar.

Çocuklarını disiplinli yetiştirmeyi isteyen Sami Bey ve Şehriban Bayan, Sezen’e aleyhinde her zaman mesafeli olmaya çalışmışlardı. Fakat bu davranış bile daha ufacık yaşta herkesin ilgisini çekmeye çalışan Sezen’in yaramazlıklarına engel olamamıştı. Etrafındaki ahali ona Cüce Bela diyordu. Hergün Konak-Köprü troleybüsünde şarkı söylüyor, haftada bir kere saçının rengini değiştiriyor, sıklıklada intihara kalkışıyordu. O yıllarda, sonra “Allah babama acıdı da şarkıcı oldum.” dediği bundan başka takıntısı vardı: Dansöz edinmek.

Üniversite de dahil edinmek üzere bütün eğitim sürecini İzmir‘de tamamladı. 1973 yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ne girdi. 1974 yılının Kasım ayında Ali Engin Aksu ile evlenince okulu bıraktı.
Gençlik çağında sanatın tüm dallarına ilgi duyan Sezen, resim, tiyatro ve dans dersleri aldı. Lisede kendini en ince ayrıntısına kadar müziğe verdi. 1970 yılında Hafta Sonu dergisinin açtığı Altın Ses yarışmasında 6. oldu. Sezen aklında ve kalbinde müzik yatıyor olmasına karşın 1973 yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi‘ne girdi. Üniversite kantinini konser salonu gibi kullanan Sezen, üniversiteden ikinci sınıfta ayrılıp İzmir Radyosu sanatçılarının ders verdiği İzmir Radyosu Sanatçılar Derneği‘ne girerek yıllardan beri herkesi ardından sürükleyen, binlerce dizesi, binlerce melodisi olan kendi çizgisini çizmeye başladı. Sezen, 1974 yılında bir plak şirketine 3 şarkılık bir bandını yolladı. Aynı yıl’ın Kasım ayında Ali Engin Aksu ile evlendi. Evliliğinden bir hafta daha sonra, Yeşil Giresunlu göre plak gerçekleştirmek için çağrıldığı İstanbul’a gelerek plak çalışmasına başladı. 1975’e girerken piyasaya ilk 45’liği çıktı: Haydi Şansım. Plak neredeyse hiç satmadı.

Yabancı bir şarkıdılmıştı ve netice tam anlamıyla fiyaskoydu. (Plak Sezen Aksu’ya sorulmadan Sezen Seley namına çıkarılmıştı. Kimbilir olur ya de daha iyi olmuştu. Yıllar sonra marka olacak bir ad neredeyse hiç satmayan bir plakla beraber anılmayacaktı.) Gene aynı sene (1975) ikinci 45’liği Yaşanmamış Yıllar/Kusura Bakma‘yı çıkardı. Albümdeki parçalar Sezen’indi ve plak satışları hiç de fena değildi.

 

Sezen Aksu üçüncü 45’liği ‘Olmaz Olsun/Vurdumduymaz’ı 1976 yılında çıkardı. Plak 45’likler listesinde haftalarca bir numarada kaldı. Bu iki plak Sezen Aksu’nun başlangıcı sayılabilir. 1976 yılında, yıllar sonra idol olacak, şarkıları dillerden düşmeyecek bir Sezen Aksu vardı bundan böyle.

Genç usta, 1976 yılında ilk sahne çalışmasına başladı. Bebek Belediye Gazinosu‘nda sahne alıyordu. 1977 yılında Allahaısmarladık/Kaç Yıl Geçti Aradan, Kaybolan Yıllar/Neye Fayda 45’likleri ve birincil 33’lüğü olan Allahaısmarladık piyasaya çıktı.

Yıllar yılı seviştik de neden mutlu olmadık.
Aşkımıza aşk değil yıllardan beri yalan kattık.
Sana son bir sözüm var,
O da ‘Allahaısmarladık’ Allahaısmarladık kapağında da yer alan bir dörtlük.

1978 yılında Hurşid Yenigün‘ün iki bestesine laf yazar Sezen, Gölge Etme/Aşk 45’liğini yaptı. Gene benzer sene piyasadaki en eski Sezen Aksu albümü olan Serçe çift LP olarak piyasaya çıktı. 1979 yılı da manâsız geçmedi. Bu yıl İlk Gün Gibi/Yalancı ve Allahaşkına/Sensiz İçime Sinmiyor 45’likleri piyasaya çıktı. Benzer sene Sezen kendini sinemada da gösterdi. Sezen’in ilk filmi başrolünü Bulut Aras‘la paylaştığı bir Atıf Yılmaz filmi olan Küçük Serçe idi. Bir yıldız doğarken, başka bir yıldızın sönüşünü anlatan film o dönemde beğeni toplayamadı. Bu filmi senelerce Sezen de seyretmemiş olacak oysa, 1999 yılında Okan Bayülgen‘in Zaga programında filmi seyrederken, kendisi de haline fazla gülmüştü. Yeniden benzer programda Sezen filmde hiç öpüşmediğini, o sahnelerin herzamanki hilelerden biri olduğunu da açıklamadan geçmedi.

1980 yılında ‘Sevgilerimle’ albümünü çıkaran Sezen için 1981 fazla özel bir sene olacaktı. Müzik, tiyatro ve özel yaşamı çok renkli geçti. Ağlamak Güzeldir albümü sonrası Sezen Aksu Aile Gazinosu adlı müzikal için araştırmalar yaptı.

  Sezen, 10 Temmuz 1981‘de Beşiktaş Evlendirme Dairesi’nde Sinan Özer ile evlenirken 4,5 aylık hamile olduğu gündeme geliyor ve bu defa de özel hayatıyla konuşuluyordu. Sene yine 1981, Kasım’ın 11’i, Mithat Can Özer dünyaya geldi, Sezen bundan böyle anneydi. Sezen hayatının erkeğini bulmuştu. O günlerde bir dergiye yaptığı açıklamada “Beni Ocak’a dek rahatsız etmeyin” diyordu çiçeği burnunda anne. Lakin Sezen bu, sanatsız yapamazdı, yapamadı da. Aralık ayında Sezen Aksu Aile Gazinosu için çalışmaya başlamışdı.

1982 yılında Şöhret Müzikholü‘nde Sezen Aksu

Aile Gazinosu adlı müzikali gösterime girdi. Adile Naşit, Şener Keyifli, Ayşen Gruda, Altan Erbulak ile aynı sahneyi paylaşan Sezen, sahnede 7 bambaşka karakteri canlandırdı.

Sene 1982… Sezen Aksu, hayranları ve Türk klasikleri için çok özel bir yıl. Sezen öncelikle bu sene Acelen ne bekle Firuze dedi. “Firuze” bu yıl piyasaya çıktı. Bu yıllarda “Firuze” dillerden düşmüyordu. Sezen 2 yıl sonra Sen Yasyı ve 1991’de Gülümse‘yi çıkarıp Türk Müziğine büyük klasikler kazandırdı. Tabii her şeyin bir sırası vardı. 1982 yılında Sezen Aksu, dönemin popüler dergisi Hey göre Yılın Bayan Sarkıcısı seçildi. 1983 yılında “Hey”‘in Geleneksel Oskar Konseri’ne de Yılın Bayan Şarkıcısı olarak katıldı Sezen.

1983 yılında Sezen Aksu’nun, Eurovision macerası başladı. Laf ve müziği Ali Kocatepe‘ye ait “Heyamola” parçasını Ali Kocatepe ve Coşkun Demir ile birlikte seslendirdi. 3 yıl arka arkaya yaşanacak ve yıllar daha sonra da vokalisti Işın Karaca‘nın yaşayacağı alışılmış bir tablo ilk bu sene yaşandı. Türkiye finaline kalan bu parça yurtdışında ülkemizi temsilcilik etme hakkını elde edemedi. 1983 yılında “Heyamola” parçasının 45’liği “Hey Dergisi” kadar yılın plağı seçildi. Benzer sene Sezen, oğlunun babası Sinan Özer‘den boşandı.

1984 yılında Sezen’in Eurovision macerası devam etti. Sezen bu sene “Halay”, “1945” ve “Merhaba Ümit” adlı parçalarla Türkiye finaline kaldı. İlk olarak “Merhaba Ümit”‘i bırakan Sezen Türkiye finalinde “Halay” ve “1945”‘i seslendirmeye karar verdi. Türkiye finali olmadan iki hafta önce Türkiye’ye gelen tanıdık olmayan bir dostu Sezen’e yalnızca “1945”‘i seslendirmesini önerdi. “1945”‘in sözlerinin bütün dünyayla ilgili olduğunu düşünen Sezen bu parçanın yurtdışında da ülkemizi daha iyi temsilcilik edeceğini düşünerek “Halay”‘dan vazgeçti. Türkiye finalinde “1945”‘i seslendiren Sezen Aksu’dan herkes birincilik bekliyordu. Fakat netice hiç de iç açıcı değildi. Sahnede kıyafetiyle prenseslere benzeyen Sezen Aksu aranjman yüzünden tabiri yerindeyse güme gitmişti.

Sezen 1984 yılında Avrupada şanssızdı ama Türkiye için aynı şey söylenemezdi. Bu sene 6 Eylül‘de “Sen Ağlama” piyasaya çıktı. TRT‘nin denetiminden geçemediği için birincil başlarda televizyonda seslendirememişti Sezen şarkılarını. TRT, 1985’in başından itibaren Sezen’in parçalarını yayınlamaya başladı ve albüm mucizevi bir ilgi fark etti. Haftalarca listelerde kalan bu albümün 56. haftasında Sezen Aksu albümün bu dek listelerde kalmasıyla ilgili “Hey Dergisi”‘ne yaptığı açıklamada “Bekliyordum fakat bu kadarını yok… Ne yalan söyleyeyim, 1 yılı aşkın sürece listelerde kalacağımı sanmıyordum. Tüm müzikseverlere candan, gönülden teşekkürlerimi sunuyorum.” diyordu.

1985 yılında Sezen Eurovision’da tekrar Türkiye finaline kaldı. Bu kere parçanın adı “Minik Bir Aşk Masalı”‘ydı. Sözleri Sezen’e ait olan bu parçayı Sezen Aksu ve Özdemir Erdoğan birlikte seslendirdi. Lakin sonuç değişmedi. Bu yıl da Sezen yurtdışında ülkemizi temsilcilik edemedi.

1985 yılında “Bin Yıl Önce, Bin Sene Sonra” isimli müzikal için hazırlandı Sezen. 1986 yılının birincil haftasından itibaren gösterime girdi “Bin Yıl Önce, Bin Sene Daha Sonra”. Şan Müzikholü‘nde kapalı gişe oynayan bu müzikal dönemin dünyasını ve Türkiye’sini Ti’ye alıyordu. Sahnede büyük alkış toplayan Sezen, sahneyi Şener Şen, İlyas Salman, Ayşen Gruda gibi ustalarla paylaştı.

Sezen 1988 yılında “Sezen Aksu’88“‘i çıkardı. Bu albüm Sezen Aksu plakları arasında özeldir. Çünkü “Sezen Aksu’88” plak formatında çıkan son Sezen Aksu albümü’dür.

1989 yılında Sezen Aksu Söylüyor albümüyle karşımıza çıktı. Son iki albümüyle birlikte bundan böyle Sezen Aksu, Türk Müziği

için yeri dolmaz bir efsaneydi. Daha devamı da vardı…

Onyedi dergisinin Ocak 86 sayısında okuyucu anketinde açık farkla Sezen’in 1985’in en büyük bayan şarkıcısı seçildiği yazıyordu.

Sezen Aksu ile birlikte 80’lerde Firuze, İkinci Bahar, Sen Ağıt, Geri Dön, Tükeneceğiz, Git…, Beni Unutma, Değerinde mi?, Sarışınım, Geçer, Gidiyorum, Belalım, Bırak Beni, Şinanay, Son Gösterme hit olmuştu. Sezen Aksu söylemişti. 90’larda da söylemeye devam edecekti…

1990’lı yıllarda Kanal 6’da Sezen Aksu Show programını yapmaya başladı.

1990’larda Sezen Aksu’nun müzikseverlere fazla sürprizi vardı. Ilk Kez prodüktör tarafını gösterdi bize. Alışık starlar açık havada birincil defa yeni biri çıkıyordu piyasaya, Sezen Aksu’nun vokalisti Aşkın Nur Yengi… Aşkın Nur Yengi, “Sevgiliye” albümüyle müzikseverlerin karşısına çıktı. Albüm Sezen Aksu prodüksiyonuydu ve bir milyona yakın tiraj elde etti.

1990 yılında Sezen Aksu beyaz perdede karşımıza çıktı. Yönetmenliğini Yavuz Özkan‘ın yaptığı “Büyük Yalnızlık”‘ta Sezen Aksu, Ferhan Şensoy‘la kamera karşısındaydı. Film 1990 yılında Altın Portakal Film Festivali‘nde En İyi Bakış dalında ödül aldı. Filmin müziklerini Onno Tunç yapmıştı. Onno Tunç bestesi olan “Uçurtma Bayramları” da enstrumantal olarak bu filmde bulunmaktaydı.

Yıllar geçtikçe eski haliyle eğlenmeyi seven Sezen, bu filmle de 2003 senesinde, Plato Sanat Merkezi‘nde verdiği unplugged konserde dalgasını geçmişti. Önder Fırat’la bu filmi seyredişlerini, Önder Fırat‘ın muhakkak etmemeye çalışsa da fazla sıkıldığını anlatan Sezen izleyenleri kahkahaya boğmuştu.

Sezen 1991’de Aşkın Nur Yengi‘nin ikinci albümü “Hesap Ver”‘in prodüksiyonunu üstlendi. Albüm Aşkın’ın ilk albümü gibi iyi bir tiraj elde etti.

Sezen Aksu’ya inanılmaz bir popularite kazandıran 1991, farklı bir albümün çıkış yılıydı. 1991’de müzik yönetmenliğini Onno Tunç‘un yaptığı “Gülümse” çıktı. Albüm, 2 milyonu aşan bir tiraj elde etmişti. Albümün bu değin fazla satmasının sebebi şarkıların seçkinliğinin yanısıra Sezen’in hitap kesimiydi. Sezen’i her kesimden insan dinliyordu. Aşka düşen de, aşktan kaçan da, arabesk dinleyen de, pop dinleyen de, varoşu da, varlıklı kesimi de Sezen’i dinliyordu bundan böyle. İçinde bu dek tezatlık olan insan kesiminin bu albümde birleşmesi “Gülümse”‘yi ayrı yapan asıl etkendi. 1991’de bu albüme ait “Hadi Bakalım”‘ın Avrupa’da single’ı çıktı. Bu signle da klibi olmamasına karşın iyi bir satış elde etti.

1992’de Sezen yine vokalistlerine albüm yapmaya devam etti. Sertab Erener‘i tanıttı bizlere. Sertab’ın birincil albümü “Sakin Ol” başarılı bir satış grafiği çizdi. Sertab’ın albümünden birkaç ay sonradan sıra “Levent Yüksel“e gelmişti. Sezen Aksu, Aşkın ve Sertab’tan daha sonra Levent’in albümünün de prodüktörlüğünü üstlendi. “Med-Cezir” iyi bir tiraj elde etmiş olmasına karşın, satıştan daha önemli olan bu albümün günümüze olağan bırakmasıydı. Albüm, şarkıların güzelliği Levent’in yorumuyla birleşince Tuana, Med-Cezir, Beni Bırakın gibi klasikleri müziğimize kazandırmış oldu.

Sezen Aksu tekrar tekrar istediği müziği yapmıştı fakat “Gülümse”‘den sonradan her şey daha da değişikti. Sezen Aksu müzik lüksüne ulaşmıştı. Bu lüks birincil meyvesini 1993 yılında verdi. Sezen, “Deli Kızın Türküsü” ile çıktı karşımıza. Sezen Aksu’nun alışılmış türünden olmayan bu albüm, kapağına dek değişikti. Sezen Aksu kitlesini seçmişti ve artık onlara müzik ziyafeti çekiyordu. Bu bambaşka albümde “Küçüğüm” ve “Masum Değiliz” ilk hit olan parçalardı. Bu albümün bir özelliği ve bir değişikliği daha müzik direktörünün Uzay Heparı olmasıydı.

  Uzay Heparı, hızlı yaşamayı seviyordu, motosiklet tutkunuydu. 1994’ün, 20 Mayıs‘ında Uzay Heparı motosikletiyle bu arada park halindeki Demet Akbağ‘ın arabasına çarptı. Zeynep Tunuslu ile henüz 6 aylık evliydi ve sadece bir gün önce bir çocuğunun olacağını öğrenmişti. 11 gün nebati hayatta kalan Uzay, 31 Mayıs günü 26 yaşında aramızdan ayrıldı motosiklet sevdasına. Sanat dünyasını, sevenlerini bilhassa genç hayranlarını ve tabii ama Sezen’i yasa boğdu. Sezen, Uzay’ı, “Matem” parçasında sanırım hiçbirimizin yaşamayacağı duygularla yaşadı. Sezen “Yas”‘ı kendisinin okuyamayacağını söylemişti ve şarkıyı Levent’in ikinci albümüne koydu. Bu çok özel parçayı Levent Yüksel’e vermesi en doğruydu. Çünkü Levent Yüksel de, Uzay’ın ölümünden sonradan albümü bir milyona yakın satmasına rağmen Sezen Aksu’nun arkasından vokal yapacak, bas gitar çalacak dek alçakgönüllü sahibi ve vefakar biriydi.

1 Kasım 1994‘te çıkan Sertab’ın “Lâ’l” albümü Sezen Aksu prodüksiyonuydu, iyi bir satmak başarısı elde etti. Bu albümün en önemli özelliği ise Uzay’ın anısına adanmasıydı.

1995 yılında Sezen yine farklı çıktı karşımıza. Buram buram Anadolu kokan şarkılar vardı “Işık Doğudan Yükselir”‘de. Eleştirmenlere “Eski Sezen Aksu nerede?” diye sorduran bu albüm, müzik açısından en iyi Sezen albümlerinden biriydi. Yunus Emre‘nin, Mevlana‘nın ve Aşık Daimi‘nin eserleri Sezen Aksu’nun yıllar geçtikçe daha da güzelleşen yorumuyla albümde yer aldı. Fahir Atakoğlu‘nun da iki eseri vardı albümde. Bunlardan biri albümün hitlerinden, sanat müziği tınısıyla kulağımızı okşayan “Alâturka”, diğeri ise bilhassa kusursuz düzenlemesiyle “Yaktılar Halim’imi”‘ydi. Gülümse’nin müziğini yapan Arto Tunç‘un da bu albümde iki bestesi vardı. Albümde uyarı çeken bir dörtlük de Bedri Rahmi Eyüboğlu‘na ait;

Bu Anadolu var ya bu Anadolu
Bu misli menendi görülmemiş eli açık ana
Bu her yanı meme, bu her yanı dudak, bu her yanı gül
Bu zırnık almadan veren, habire veren yedi gül…
Bedri Rahmi Eyüboğlu

1997 yılının Aralık ayında piyasaya çıkan “Nikah ve Cenaze” yeniden fazla eleştirildi. Pek ancak birkaç eleştirmen, Sezen’in ne dediğini anlamadığını bile yazmıştı. Bütün bu eleştiriler albümün kötü satmasında koskocoman etken oldu. Fakat albümün düzenlemeleri ve besteleri yine eşsizdi. Goran Bregoviç‘i dünyaya tanıtan 9 tane Goran Bregoviç, 1 tane Kurtis Jasavev bestesinden oluşan albüm “Düğün ve Cenaze” adını Goran Bregoviç’in orkestrasından aldı. Albümün sözlerini ise Sezen, Pakize Barışta ve Meral Okay ile birlikte yazdı.

1998 yılında ‘Nikah ve Cenaze’ albümünün en büyük hiti “Erkekler”‘in single’ı çıktı. 1998’in Nisan ayında ise Levent Yüksel‘in üçüncü albümü “Adı Menekşe” piyasaya çıktı. Bir kere daha Sezen Aksu’ nun prodüksiyonluk üstlendiği albüm çok başarılı bir yapıt olmasına rağmen olur ya de tanıtımının iyi yapılamaması nedeniyle iyi bir satmak elde edemedi. Tekrar 1998’in Aralık ayında Sezen Aksu’nun albümü “Adı Bende Gizli” raflardaki yerini almıştı. Sezen bu defa albümüyle basından tam anekdot aldı. Kimilerine göre eski Sezen dönmüştü. Albümdeki “Esir” ve “Adı Bende Saklı” parçaları Sezen klasikleri arasında yerini aldı.

1999’un son günlerinde Sezen Aksu hayranlarına bir sürpriz yaptı ve “Sarı Odalar” single’ını piyasaya çıkardı. Parçaya klip 3. köprüyü protesto etmek için Arnavutköy’de çekildi.

2 Haziran 2000 günü Sezen yine yeni bir albümle, “Deliveren”‘le, çıktı karşımıza. “Oh Oh”, “Kahpe Alın Yazısı” ve “Bariz Bıçak” albümün hit parçaları oldu ve bir milyona yakın bir tiraj elde etti. (Deliveren, içindeki şeytanla meleği yönlendiren anlamına gelmekte)

Sezen 2001 yılında afiyet problemleriyle ilgilendi. Temmuz’un sonunda ve Ağustos’un başında 6 konser veren Sezen, Park Orman‘da tekrar çok şiddetli esti. Dev orkestrası ve sesiyle 6 gece hayranlarını büyüledi. Konser hediyesi olan Remix Maxi Single piyasaya sürülmedi, Sezen fanatiklerinin koleksiyonlarındaki yerini aldı. Maxi Single’da “Oh Oh” ve “Kahpe Alın Yazısı”‘in Kıvanç Kutlumuş göre düzenlenen ikişer remix’i bulunmakta.

Sezenin bir zamanki vokalisti Işın Karaca da 2001 yılında Eurovision’da Türkiye finaline kaldı ama tekrar benzer son yaşandı.

2001 yılının sonuna içten Sezen Aksu’nun 6 yıldır vokalistliğini yapan Işın Karaca‘nın albümü “Anadilim Aşk” piyasaya çıktı. Albüm yine bir Sezen Aksu prodüksiyonuydu.

21 Aralık 2001’den itibaren ve 2002’nin derhal başında Sezen, Efendy Show Theatre‘daki konserleriyle sevenlerinin karşısındaydı.

20 Mayıs 2002 günü Sezen Aksu sevenlerine “Şarkı Bildirmek Lüzumlu” albümünü sundu. Bu albüm Sezen’in DMC firmasından çıkarttığı birincil albümüydü.

2002’in yazında da batmış batmış Sezen Aksu vardı. 12 Haziran‘da Açıkhava’da konserlerine başladı Sezen. Sezen’in birincil ışığını Mart ayında Diyarbakır‘daki konserinde verdiği sürprizi yaz sonunaydı. “Türkiye’nin tüm dillerini ve medeniyetlerini” bir araya getiren “Türkiye Şarkıları” isimli konser serisini sundu. Konserlerde Sezen’e Rum, Ortodoks, Ermeni ve Musevi korolarıyla birlikte Diyarbakır Belediyesi Çocuk Korosu da eşlik etti. Sahnede Türkçe, Kürtçe, Ermenice ve Rumca şarkılar, türküler söylendi. Diyarbakır Belediyesi Çocuk Korosu en büyük alkış alanlardandı. Sezen konserinin sonunda onbinlerce kişiyle birlikte “Şarkı Söylemek Gerekli”‘ı ve Mevlana‘nın sözlerinden oluşan “Yeniliğe Içten” şarkısını söyledi.

Her yaptığıyla kendinden laf ettiren Sezen bu sefer Türkiye’yi bambaşka sallamıştı. Günlerce televizyonlarda konuşulan, gazetelerde yazan “Türkiye Şarkıları”‘nı 1 Eylül 2002 günü Özgürlük Gazetesi “Yasa Meclis”‘ten, icraat Sezen’den’ başlığıyla manşetten verdi.

Bu konser dizisi sadece Türkiye’de değil birçok ülkede de haber oldu. AP ajansının çektiği bir resim birçok ülkede yayınlandı.

2003 yılının başında Beşiktaş’ta BKM‘de Unplugged konserler veren Sezen yoğun alaka üzerine konserlerine önce Maltepe Yayla Sanat Merkezi‘nde daha sonra Türkiye’nin değişik şehirlerinde devam etti.

2003 yazı bitmeden Sezen’in yeni albümü “Yaz Bitmeden” çıktı. Biri enstumantal olmak üzere 4 yeni şarkı taşıyan albümde keza daha önce başka yorumcuların seslendirdiği Sezen Aksu şarkıları vardı. Yeni şarkılardan biri olan “Farkındayım”‘a Van’ın Gevaş ilçesinde klip çekildi.

Sezen Aksu’nun uzun bir aradan sonra 2005 yılında piyasaya sürülen yeni albümü “Gerekçe”, beklenenin de üstünde alaka gördü. Aksu’nun son şarkılarını kulak vermek için sabırsızlanan müzikseverlerin yoğun ilgisi doğru albüm, birincil iki haftalık sürede 320 bin sattı.

Sezen Aksu bununla birlikte İstanbul gece eğlencesi anlayışına çeşitlilik getiren Oba Bar’da ve 1997 yılında Uğur Yücel ile Bostancı Misafir Etme Merkezi’nde kabare türünde sahne gösterileri sergiledi.

Evlilikleri :
1.evliliği : Hasan Yüksektepe ile evlendi, fazla kısa bir zaman daha sonra boşandı.
2.evliliği : 1974 yılının Kasım ayında Ali Engin Aksu ile evlendi.
3.evliliği : 10 Temmuz 1981 tarihinde Sinan Özer ile İstanbul’da evlendi ve benzer yıl oğlu Mithat Can Özer (d.11 Kasım 1981) doğdu. 1983 yılında boşandı.
4.evliliği : 1993 yılında gazeteci Ahmet Utlu ile evlendi. 1997 yılında boşandı.
Albümleri .
1977 – Allahaısmarladık
1978 – Serçe
1980 – Sevgilerimle
1981 – Ağlamak Güzeldir
1982 – Firuze
1984 – Sen Ağıt
1986 – Git
1988 – Sezen Aksu’88
1989 – Sezen Aksu Söylüyor
1991 – Gülümse
1993 – Deli Kızın Türküsü
1995 – Işık Doğudan Yükselir
1996 – Hayal Bahçeleri
1997 – Nikah ve Cenaze
1998 – Adı Bende Gizli
2000 – Deliveren
2002 – Şarkı Söylemek Lazım
2003 – Yaz Bitmeden
2005 –
2005 – Remix
2008 – Deniz Yıldızı
2009 – Yürüyorum Hayal Bahçeleri’nde…
2011 – Öptüm
2011 – Öptüm Remix
2013 – Kayıp Kent
2014 – Yeni ve Yeni Kalanlar

Ödülleri :
1995 – Kral TV Video Müzik Ödülleri, Yekta Okur Özel Ödülü
2003 – MÜ-YAP Müzik Ödülleri, Yılın en çok satan albümü ödülü
2004 – MÜ-YAP Müzik Ödülleri, Yılın en çok satan albümü ödülü
2005 – POPSAV ödülü, En iyi sanatçı ödülü
2005 – Altın Kelebek 2005 TV Yıldızları Yarışması, En iyi Türk Pop Müziği bayan solisti
2006 – MÜ-YAP Müzik Ödülleri İki adet Diamond ödülü, Yılın en fazla satan albümü ödülü
2005 – Altın Kelebek 2005 TV yıldızları yarışması, En iyi Türk Pop Müziği kadın solisti
2007 – Powertürk Müzik Ödülleri, En iyi Türk Pop Müziği bayan solisti
2008 – İZTO, “İzmir Şehrine Katkı Ödülü”İzmir’e katkı ödülü
2009 – Kral TV Video Müzik Ödülleri, En iyi kadın sanatkâr ödülü
2009 – MÜ-YAP Müzik Ödülleri, MÜ-YAP özel ödülü
2012 – Kral TV Video Müzik Ödülleri, En iyi klip ödülü

Filmleri :
1979 – Ufak Serçe
1981 – Sezen Aksu Aile Gazinosu adlı müzikali
1983 – Neşeli Kuklalar
1986 – Bin Sene Önce Bin Sene Sonradan müzikali
1990 – Büyük Yalnızlık
2012 – Max Maceraları: Kralın Doğuşu (seslendirme)