Kevin Carter
Kevin Carter Biyografisi
Güney Afrikalı Kevin Carter, Pulitzer ödülü kazanmış fotoğrafçıdır.
Kevin Carter, 13 Eylül 1960 tarihinde Johannesburg, Güney Afrika’da doğmuştur. Anne ve babası; Katolik ve liberaldi. Beyazların oturduğu orta derslik mahallede büyüdü. Siyahların “ırkçı beyaz devlet” kadar nasıl baskılara maruz kaldığına tanıklık etti.
Kevin Carter, 1976 yılında Pretoria‘daki bir Katolik yatılı okulundan mezun oldu. Bir sene okuduğu Johannesburg Üniversitesi Eczacılık Fakültesindeki eğitimini yarıda bıraktıktan daha sonra Güney Afrika Hava Kuvvetlerinde askere alındı. Bir gün siyahımsı bir garsonu diğer askerlere karşısında savununca ona kaffir-boetie (zenci sever) dediler ve onu dövdüler. 1980’de firar etti, motosikletle Güney Afrika Cumhuriyeti’nde Hint Okyanusu kıyısında bir büyük kasaba olan Durban’a gitti. “David” adlı radyoda DJ’liğe başladı, fakat işini kaybetti uyku hapları ve fare zehiri içerek kendini öldürmeye kalktı. Ama ölmedi, teslim olup, Güney Afrika‘nın başkenti Pretoria’da askerliğini tamamladı.
Askerliği sırasında 20 Mayıs 1983 tarihinde nöbetteyken, 19 kişinin ölümü ve 217 kişinin yaralanmasına sebep olan bir bombalı saldırıda yaralandı, ölmedi ve askerliğini bitirdi.
Kevin Carter, askerlik sonrası bir fotoğraf makinesi tamir atölyesinde iş buldu. ağır ağır foto-muhabirliğe yöneldi. Önce Johannesburg Sunday Express gazatesinde çalıştı. Daha Sonra 1984 yılında Güney Afrika’da Gauteng merkezli jurnal bir gazete olan Johannesburg Star gazetesinde spor fotoğrafçısı olarak çalışmaya başladı. Apartheid’ın vahşetini teşhir etti. Siyah kasabalarına yayılan fazla sayıdaki isyanı belgeledi. Üç başka beyaz fotoğrafçıyla birlikte ismi yayılıp tanındı. Nice tehlikelere atıldılar, defalarca tutuklandılar. Bang-Bang Club diye anılıyorlardı. Çok fazla cinayete şahit oldular. Çok artı cinayetten sağ çıktılar.
11 Mart 1993 tarihinde Kevin Carter, Johannesburg’dan Portekizli gazeteci Joao Silva, İspanyol gazeteciler José María Luis Arenza ile Luis Davilla ve Japon gazeteci Akio Fujiwara ile birlikte Birleşik Milletler‘e ait insani yardım gemisiyle Güney Sudan‘a gitti. İsyan hareketini belgelemek istiyordu.
BM yetkilileri bir köy yakınında kurdukları merkezde darı dağıtmaya başladı. Kevin Carter bu merkezin dışına çıktı. Bir kilometre kadar kamptan uzaklaşmıştı ama hayatını değiştirecek olayla karşılaştı.
Sudan dünyanın en fakir ülkelerinden biri, korkunç bir kıtlık içinde, nüfusun %80’i yiyecek yardımıyla yaşıyor. Kevin Carter kıtlığın merkezine Ayod Köyüne gitti. Uçağı iner inmez kıtlık mağdurlarının fotoğrafını çekmeye başladı. İnsan yığınlarının açlıktan ölümüne şahitlik etti. Onlarca fotoğraf çekti. Yiyecek merkezine varmaya çalışan küçücük bir kız gördü, resim çekmek için çömeldi ama yere inen bir akbaba manzara alanına girdi. Kuşu ürkütmemeye uyarı etti. En iyi görüntüyü yakalayacağı konumu aldı. 20 dakika bekledi akbabanın kanatlarını açmasını umuyordu ama açmadı. Kevin Carter fotoğraflarını çekti ve kuşu kovaladı. Küçük kızın çeper zorlama yürümeye çalışmasını seyretti.
New york times bu fotoğrafı satın aldı ve 26 Mart 1993’te yayınladı. Nisan 1994’te Kevin Carter bu fotoğrafla Pulitzer Ödülü aldı.
1994 yılında fotoğraf dalında Pulitzer ödülü şampiyon Kevin Carter’ın Sudan’da çektiği fotoğraf, zayıflıktan vefat etmek üzere olan siyah minik kız çocuğu ile yakınında tüneyen akbabayı yansıtmaktadır. Kızın, birkaç kilometre ilerdeki Birleşik Milletler destek kampına gitmek istediği sanılmaktadır.
Bu ânı fotoğrafladıktan sonradan akbaba kaçmış, ama Carter ufak kıza kampa ulaşması için destek etmemiş, oradan uzaklaşmıştır. Bu yüzden yoğun eleştirilere maruz kalan Carter profesyonel fotoğrafçı olduğunu, destek görevlisi olmadığını söyleyerek kendisini savundu. O dönemde, gazeteciler ve fotoğrafçılar, bulaşıcı hastalıklar sebebiyle hasta insanlara dokunmamaları konusunda sıkı biçimde uyarılıyorlardı.
Kevin Carter:
“Takviye görevlisi değilim yalnızca fotoğrafçıyım dahası bulaşıcı hastalıklar nedeniyle hiç kimseye dokunmamamız konusunda uyarılmıştık” açıklamasını yaptı.
Bu fotoğraf, destek örgütlerine büyük miktarda somut kaynak sağladı. Bu olaydan sonradan ağır depresyona giren Kevin Carter egzoz gazını verdiği kamyonetinin içinde Walkman ile müzik dinleyerek intihar etti.
Kevin Carter’in kız arkadaşı Kathy Davidson’dan Megan Carter adında bir kızı vardı.
Kevin Carter, 27 Temmuz 1994 tarihinde Güney Afrika’da Johannesburg’un tek tek banliyösü Parkmore, Sandton’da 34 yaşında intihar ederek ölmüştür. Park ettiği kamyonetinin içine egzoz basarak intihar etti. Yanına çevresine yazılı çok sayıda mektup bulundu.