Fecri Ebcioğlu
Fecri Ebcioğlu Biyografisi
Türk besteci, şarkı sözü yazarı, aranjör, DJ ve şarkıcı.
Esas adı Fecrettin olan Fecri Ebcioğlu, 2 Mart 1927 de İstanbul’un Cihangir semtinde sabaha aleyhinde yani fecir zamanı dünyaya geldi. Babası bu fecir zamanı doğan çocuğa Fecri adını vermeyi yerinde fark etti. Fecri’nin babası Seyfullah Ebcioğlu Elazığ Harput doğumlu olup 14 yaşındayken İstanbul’a geldi ve memurluk hayatından sonradan ticarete atıldı. Radyo spikeri Hikmet Münir Ebcioğlu abisidir. Evin küçük erkek çocuğu olduğu için el üstünde büyütülmüştü, keza iki kız kardeşi var. EvdeTürk müziği hiç beceriksiz olmazdı. Müziksever bir ailesi vardı, İstanbullu annesi Raciye Hanım ut çalıyordu. Babası Seyfullah bey Babıali’de bir kırtasiyeci dükkânı işletiyordu. Fecri Ebcioğlu, İlkokulu Firuzağa’daki On ikinci İlkokul’da okur. Taksim Ortaokulu’nda sonradan da benzer okulun devamı olarak Taksim Lisesi’nde okur. Tiyatrocu Gazanfer Özcan Cihangir semti Susam sokaktan çocukluk arkadaşı idi. Ebcioğlu ailesi sonra Cağaloğlu’na taşınır, yazları ise Anadoluhisarı’ndaki konaklarında geçirirler. Küçüksu gazinosunda piyano çalıp şu senelerdir. Burada futbolla da ilgilenmeye başlar, Anadoluhisarı’nda lakabı “Kedi kaleci“dir, bir ara İzmir‘e gidip Karşıyaka Spor Klübünde kalecilik yapar. Ve daha sonra Fenerbahçe futbol birinci takımının kadrosuna seçilir, fakat üç sene yedekte bekledi. Çünkü: Önünde, Cihat Arman vardı. Daha Sonra, askerlik yapmak için Ankara’ya geldi. Muhafız Gücü’nün vazgeçilmez kalecisi oldu. Burada fazla başarılı oldu. Şöhret yaptı. Terhis olunca, istanbul’a döndü. O vakit profesyonel bir kadro kuran İstanbul/Hak futbol takımında 3 yıl kalecilik yapar. Bir sezonun son maçında Galatasaray’la kritik bir maç oynadılar. Son on dakikaya değin 3-1 önde dışarı giden Adalet, Fecri’nin yediği üç yanlış golle küme düştü. Fecri de kaleciliği bıraktı.
17 yaşındayken1944 yılında, Babıali’de ‘Öz Fenerbahçe’ dergisinin yazı işleri müdürü olarak iş yaşamına başladığında Halit Kıvanç ile tanıştı. 1950’lerin başında Yeşilköy Hava Limanı’nda bir havayolu şirketinde çalışmaya başladı. Şirket onu hava trafik uzmanı kursu için 1953’te ABD’ye gönderdiğinde, orada da müziğe olan ilgisi devam etti, akşamları TV ve DJ’lik kurslarına devam etti, TV’lerde takdimcilik yaptı. 1956’da Türkiye’ye dönünce DJ olarak çalıştı. 1957-1960 yıllrı arasında Önce Yeni Sabahleyin sonra da Bağımsızlık gazetelerinde müzik yazıları yazdı.
1960 da İstanbul radyosunda Salı günleri yayınlanan ve bir saat süren haftalık bir müzik programında DJ’liğe başladı. “Nehir Saati Melodileri” adlı bu programda çaldığı plakların bir kısmını Amerikan Haberler Merkezi’nden temin ediyor, çoğunluğunu da dinleyicilerin gönderdiği plaklar arasından seçiyordu. Sezen Cumhur Önal’la birlikte aranjman döneminin başlatıcısı ve yıllarca en meşhur Türk pop müziği şarkı sözü yazarlarından biri oldu. Bazı programlarda TRT’nin ilk müzik-ziyafet sunucularından biri olduğu gibi sahnelerde şovmenlik yaptı. 1960’lı yıllarda Altın Mikrofon yarışmalarında sunuculuk yapar. 1967 yılında İstanbul Radyosu’nda her pazar sabahı 10.30’da “Dinleyici İstekleri” programını hazırladı ve sundu. Radyo proğramları yaptığı yıllarda, Fecri Ebcioğlu‘nun haftada ortalama altı binden pozitif mektup aldığını da hatırlatalım.
29 sinema filminin müziğini hazırladı, bazıları; Cambaz Kızın Aşkı (1961) – Bardaktaki Adam (1962) – Bire On Vardı (1963) – Genç Kızlar (1963) – Ağaçlar Ayakta Ölür (1964) – Elveda Sevgilim (1965) – Meleklerin İntikamı (1966) ve son filmi Yaşamak Ne Hoş Şey (1969). Bu filmin müziğini Metin Bükey‘le birlikte yapmış. 1968’e dek müziklerini yaptığı filmler arasında Acı Yaşam, Suçlular Aramızda, Yılanların Öcü ve Susuz Yaz gibi filmler de vardı.
1 sinema filmi çevirdi. 1976 yılı yapımı. Arda Uskan‘ın yönettiği filmde ‘Seyyal Taner– Cemil Şahbaz ve Seyhan Karabağ‘la’ birlikte rol aldı. 1968 yılı yapımı (Başrollerde: Filiz Akın – İzzet Günay – Ekrem Bora) ‘Arkadaşımın aşkısın/Kan Kardeşim’ filminde şarkıları seslendirdi.
Fecri Ebcioğlu‘nun 1961 yılının bitmesine yakın Bob Azzam‘ın “C’est écrit dans le Ciel” adlı parçasına Türkçe sözler yazıp “Bak Bir Varmış Bir Yokmuş” adıyla İlham Gencer‘e söyletmesi Türk Popu’nun kapılarınıkısıdır. O tarihe dek bu tarz parçalar yeniden Türk şarkıcılar kadar orijinal dillerinde yani İngilizce, İspanyolca, Fransızca ve İtalyanca söyleniyordu. Sonra 1964 de Belçikalı şarkıcı Salvatore Adamo‘nun seslendirdiği ‘Her Yerde Kar Var, Kalbim Senin Bu Gece’ şarkısı izlemiş. Bu şarkı ile artık cümbür cemaat Fecri ‘yi tanır olmuş. Salvatore Adamo, Dalida, Marc Aryan, Juanito gibi Avrupalı sanatçılara kendi parçalarına Türkçe sözler yazarak efsane olan aranjmanları çıkardı.
“Bak bir varmış bir yokmuş”, “tekrar kar var”, “Arkadaşımın aşkısın”, “Abes vermişim dünyaya”, “İki tanıdık olmayan”, “Anlamsız sokak”, “Moda yolunda”, “Dünya dönüyor”, “Sen gidince” gibi böylece fazla hit şarkısı var.
Fecri Ebcioğlu, Dario Moreno’nun iki şarkısına da yarım saat içinde Türkçe sözler yazdı. Bunlar “Deniz ve Ay Işığı” ve “Her Akşam Votka, Rakı ve Şarap” isimli şarkılardı.
Onu bize asıl hatırlatan yabancı şarkılara yazdığı Türkçe sözlerdir. Türk pop müziğinde Ajda Pekkan, Dario Moreno, Juanito, Alpay Nazikioğlu, Marc Aryan, Ay-Feri, Selçuk Ural, İlham Gencer ve daha diğer yıldızları yarattı. Yabancı şarkıcılar onun yazdığı Türkçe sözlerle şarkılarını bizlere tanıtıp sevdirdiler. ‘Çikolata renkli şarkıcı’ esprisi ve sunumuyla meşhur Sezen Cumhur Önal, Fecri Ebcioğlu ile aynı incelemeler içindeydi ve en yakın arkadaşıydı. Onun da Türkçe aranjman çalışmaları olmuştu, Türk popuna katkısı büyüktür.
Juanito, grubu Los Alcarson ile on beş günlük bir turne için Türkiye’ye geldi, aldığı teklifler nedeni ile bir türlü memleketine geri dönememiş ve resmen bizden biri olmuştu. Onun yorumladığı şarkılardan bazılarına Türkçe sözleri yazan Fecri Ebcioğlu’dur.
İTÜ’nün yayınladığı Siyah beyaz TV’nin ilk yıllarında 1965 yılında yayınlanan “Ebcioğlu Show’un bugünkü anlamda birincil talk show olduğu biliniyor. O program cuma akşamları yayınlanıyordu ve o gecelerde sokakta insan kalmıyor, herkes o programı izlemek için televizyonun başına geçiyor, olmayan da komşularına gidiyordu. 1968’de TRT’nin kurulmasıyla Fecri Ebcioğlu’nu oraya aktarma ettiler ve Ersan Başbuğ’la birlikte “Biz Bize” adlı programı yaptılar. Bu programla, Nilüfer, Ali Kocatepe, Yeliz Eker, İlhan İrem gibi bir çok ad keşfedildi.
1985 de 58 yaşında iken felç geçirerek Çapa Hastanesi’nde uzun bir vakit yattı. Boynundan aşağısını hareket ettiremiyordu ancak büyük bir azimle iki yıl içinde ayağa kalktı. Suadiye’deki evinden Bundan Böyle Etiler – Levent’e taşınmıştı. 6 Mart 1989 tarihinde Levent’teki evinde kalp krizi geçirerek öldü. Evinin bulunduğu sokağa adı verilmiştir; “Fecri Ebcioğlu Cadde”.
Arananlar:https://www biyografirehberi com/fecri-ebcioglu/