Fethullah Gülen
Fethullah Güler Yüzlü Biyografisi
Nüfus kayıtlarına göre, 27 Nisan 1941 tarihinde, Erzurum’un Hasankale (Pasinler) ilçesi’nin Korucuk köyünde dünyaya geldi.
Annesinin adı Refian’dir. Fethullah Gülen’in başlıca doğum tarihi 27 Nisan 1938 dir. Fethullah Tebessüm Eden üçü kız, sekizi erkek edinmek üzere onbir kardeştir. Kardeşlerin isimleri; Nardane (vefat) Nurhayat, Fethullah, Seyfullah, Mesih, Nidai, Nizamettin (vefat), Salih, Fazilet, Muhammet Fakrullah (vefat) ve Kutbeddin’dir. Hayatta olanların en büyüğü kız olup sekiz kardeşten Fethullah Gülümseyen erkek kardeşlerin en büyüğüdür.
Babası, Güler Yüzlü’i doğduğu sene nüfusa kaydettirmek üzere Hasankale’ye gitmişti. Nüfus memuru, “Ben bu ismi kaydetmem” deyince babası kızarak nüfus kaydını yapmadan köye geri geldi. Bir süre daha sonra Ramiz Güler Yüzlü köyde ihtiyar heyetine seçildi. Köy muhtarı neredeyse tüm işleri ona devretmişti. Ramiz Bey, köy karakolunun başçavuşuyla birlikte 1942’de bitmiş Hasankale’ye nüfus idaresine gitti. Bu sefer iki oğlunu kaydedecekti. Diğeri, Fethullah Tebessüm Eden’den 2,5 yıl sonradan dünyaya gelmiş olan kardeşi Sıbgatullah’dır.
Nüfus memuru ikisini de kaydetti. Fakat her iki kayıtta da yanlışlıklar yaptı; Fethullah Gülümseyen’in ismini “Muhammed” olmadan, doğum tarihini de 1938 yerine 1942 olarak yazdı. Kardeşi Sıbgatullah’ı ise 1942 doğumlu ve Seyfullah ismiyle kaydetti. Bu Nedenle Fethullah Gülen, 1938 doğumlu olmasına rağmen nüfus kaydında 1942 olarak yer aldı.
Edirne’de memuriyete girişi esnasında ise duruşma kararıyla yaşı 1 yıl büyütülünce resmi olarak doğum yılı 1941 olarak kayda geçti.
4 yaşındayken Kur’lahza öğrenmeye başladı ve bir zaman sonradan hatmetti. 1946 yılında ilkokul eğitimine, okulu olmayan bu köyde, köyün camisinin bitişiğindeki, gündüzleri çocuklara, akşamları yaşlılara okuma yazma öğreten medresede başladı oysa, 1949 yılında, imam olan babasının Alvar Köyü’ne tayininin çıkması üstüne eğitimini bırakmak zorunda kaldı. İlkokul eğitimini sonradan Erzurum’da girdiği dışardan tamamlama sınavları ile tamamladı.
1951 yılına gelindiğinde, babasından aldığı Arapça dersleri ile hafızlık çalışmalarını tamamladı. Dört yaşında başladığı Kur’lahza’ı 1951 yılında 10 yaşındayken hıfzederek hafızlığını tamamladı. 14 yaşına geldiğinde ilk vaazını Alvar Köyü’nde verdi. Alvar’daki ilk vaazından daha sonra hayatı yeni bir yöne içten gitmeye başladı. Ertesi sene Ramazan ayında babasının ısrarı ile Erzurum dışına çıkmaya karar verdi. Ramazan her tarafında Amasya, Tokat ve Sivas taraflarını dolaştı. Vaazlar etti. Erzincan ve Erzurum’a da uğradı. Bir Takım müftüler Fethullah Güler Yüzlü’e alaka gösterip vaiz etmesine imkan tanırken bazıları da yaşının çok küçük olduğunu ileri sürerek bu sevdadan vazgeçmesini öğüt etti. Fethullah kararlıydı. Bir sohbet esnasında sözü dinlenir birisi, Mehmet Akif Ersoy‘un Safahat‘ını okumasını tavsiye etti. Gülen, Erzurum’a dönüşte Safahat’ın yarısını ezberledi.
18 yaşına gelmeden Saidi-i Nursi Cemaati’nin üyesi oldu. 6 Ağustos 1959 tarihinde Edirne’de, Üçşerefeli Cami’nin ikinci imamı olarak göreve başladı.
10 Kasım 1961 tarihinde askere gitti. Ankara Mamak’ta askerlik görevine başladı. Deneyimsizlik dönemini burada tamamladıktan daha sonra dağıtım yeri İskenderun‘a çıktı. Burada hastalandı ve hava değişimiyle, 4 yıl önce ayrıldığı Erzurum’a gitti. Hava değişimi sırasında Erzurum’daki camilerde vaiz verdi. Artist erlik dönemini İskenderun’da geçiren Fethullah Gülümseyen burada vaazlar verdi. 1963 yılının Mart ayında askerliğini tamamladı.
Askerlik sonrası Erzurum’a giderek bir zaman burada ailesinin yanına kaldı ve Mevlana ile ilgili bir konferans verdi. Komünizmle Mücadele Derneği’nin kuruluşunda bulundu. Irk Evi’nin kadrosuna katıldı.
Askerden sonradan takriben 1 yıl Erzurum’da kaldı. sonra her tarafta Edirne’ye döndü ve 4 Temmuz 1964 günü Dar’ül Hadis camiinde Kur’an Kursu öğretmeni ve fahri imam olarak göreve başladı.
31 Temmuz 1965’te Kırklareli’ne, 11 Mart 1966’da İzmir’e atandı. Bundan ayrı ayrı, Kestanepazarı Derneği Kur’lahza kursunda gönüllü öğreticilik ve belletmenlik yapmaya da başladı. İzmir şehri, Gülümseyen’in fikirlerinin netleşmeye başladığı ilk yer oldu. Zamanla çevresinde dinleyicileri oluşmaya başladı. Eğitim, bilim, Darwinizm, ekonomi ve sosyal adalet gibi konularda, Anadolu’nun o kadar fazla bölgesindeki camilerde, kasaba toplantılarında ve kahvehanelerde konuşmalar yaparak oluşturmaya başladığı fikirleri için taraftar topladı. İzmir’de yaptığı çalışmalarla lise ve üniversite gençliğine düşüncelerini aktarmaya çalıştı. Bu dönemde Gülen hareketinin finansal olanakları ile ilgili açılan çok sayıda soruşturma, delil bulunamadığı için rafa kaldırıldı.
18 Şubat 1968 tarihinde Diyanet Görevlisi olarak İlk Defa Hacca Gitti. 1969 yılında kahve sohbetlerine başladı ve Ege Bölgesi’nin dağıtılmış il ve ilçelerinde vaazlar verdi.
1971 yılında 12 Mart Muhtırası‘ndan önce Kestanepazarı Kur’an Kursu’ndaki görevinden ayrıldı.
12 Mart 1971 muhtırası ile 3 Mayıs 1971 tarihinde tutuklandı ve hakkında dava açıldı. Yedi ay süren dava sürecinin sonunda 9 Kasım 1971 tarihinde tahliye edildi.
Tahliye olduktan sonra göreve açılmak için Diyanet‘e başvurdu. Cevap gelene değin kısa bir süre Erzurum’a gitti. Döndüğünde Salepçioğlu ve Alsancak Camilerinde vaaz vermeye başladı. Ve 23 Şubat 1972’de Edremit merkez vaizliğine devir edildi. Burada 2 sene atama yaptı. 29 Haziran 1974 tarihinde Manisa merkez vaizliğine devir edildi.
1975 yılında Kur’lahza ve İlim, Darwinizm, Altın Cins, İçtimaî Adalet ve Nübüvvet isimli konferanslar serisine başladı ve 1976 yılında da sürekli bu konferanslar münasebetiyle İzmir haricen Ankara, Çorum, Malatya, Diyarbakır, Konya, Antalya, Kültürlü gibi illeri ziyaret etti.
28 Eylül 1976 tarihinde Manisa‘dan İzmir Bornova’ya Tahsis Oldu. Dizi halinde bir takım konuları kürsüye getirme burada da devam etti. Ayrıca haftada bir gece, soru-yanıt sohbetleri yapmaya başladı.
26 Ağustos 1977 tarihinde İstanbul’da Eminönü’nde bulunan Yeni Cami’de “Müslüman’ın başta kendine ve benliğine çeki harmoni vermesi” konusunda birincil vaazını verdi.
9 Eylül 1977 tarihinde istanbul’da ikinci vaazını Sultanahmet Camii‘nde verdi. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil de dinleyiciler arasındaydı.
1977 Aralık ayında görevli olarak Almanya‘ya gitti ve burada; Berlin, Frankfurt, Hannover, Hamburg, Münih gibi dağıtılmış yerlerde konuşmalar yaptı, konferanslar verdi.
1979 yılında Akış Dergisi‘nde yazılar yazmaya Başladı. İlk sayısı Şubat 1979’da meydana çıkan Sızıntı Dergisi’nde başyazıları ve sonradan orta sayfa yazılarını yazmaya başladı. İnsana ve yeni nesle verdiği önemden ötürü birincil başyazı ‘Bu Ağlamayı Dindirmek İçin Yavru’ adını taşıyordu.
12 Eylül 1980 askeri darbesinden daha sonra görevine devam edemedi ve 25 Kasım 1980 Çanakkale merkez vaizliğine atama edildi ise de, rahatsızlığı yüzünden görevine başlayamadı. 20 Mart 1981 tarihinde din adamlığı görevinden emekli oldu. Anadolu’nun çoğu şehrini dolaştı.
12 Ocak1986 tarihinde Burdur‘da tevkif edildi. Uzun bir sorgulamadan sonra İzmir‘e getirildi. Arama emrinin İzmir’le de bir alâkası olmadığı anlaşılınca hür bırakıldı.
6 Haziran1986 tarihinde Hacc’a gitti. 1 Temmuz 1988 tarihinde Yeni Ümit Dergisi’nde Başyazılara Başladı.
1988–1991 yılları arasında büyük şehirlerdeki camilerde konuşmalar yapmaya başladı. Bu çalışmaları ile Türkiye’deki İslam çevrelerinde adından sözettirmeye başladı. Bu dönemde dahil olduğu “Nur” hareketi, 1990’lı yıllarda merkez sağda bulunan siyasi partiler için ciddi bir oy potansiyeli haline geldi. Buna alt olarak Fethullah Güler Yüzlü’in siyasi platformdaki önemi arttı.
5 Mayıs 1992’de, ABD’de prostat tedavisi görebilen dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ı ziyaret etti.
Dinler ve azınlıklar arasındaki iletişimi arttırmak için çalışmalar yapan Güler Yüzlü, 4 Nisan 1996 tarihinde Fener Rum PatriğiBartholomeos ile bir görüşme yaptı.
1997 yılında yürek rahatsızlığından nedeniyle ABD’ye gitti, Ohio eyaletinde başarılı bir anjiyo geçirdi.
Dinler arası diyalog çalışmalarına, 23 Ocak 1998’de, Katolik dünyasının merkezi olan Vatikan’da, Papa II. Jean Paul ile yaptığı takriben otuz dakikalık bir görüşme ile devam etti.
Fethullah Güler Yüzlü, 21 Mart 1999 tarihinde ABD’ye gitti.
3 Ağustos 2000 tarihinde, Ankara Devlet Emniyet Mahkemesi Savcılığı, Gülen hakkında takriben bir yıldır sürdürülen soruşturmayı tamamladı ve tutuklanmasını istek etti. Bu istek, 2 No’lu DGM yedek hakimliğince, suç vasfının oluşmadığı gerekçesiyle reddedildi fakat, 11 Ağustos’ta Baskın Hüseyin Eken başkanlığındaki duruşma, Güler Yüzlü hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi. 28 Ağustos’ta, Gülümseyen’in avukatlarının itirazı üzerine tutuklama kararı istanbul 2 No’lu DGM göre kaldırıldı. sonradan Ankara DGM Cumhuriyet Başsavcılığı Gülen için, “Laik devlet yapısını değiştirerek yerine dini kurallara dayalı bir devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup bu kasıt doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu” gerekçesiyle, Terörle Çaba Kanunu’nun 7. Maddesine tarafından, 5 yıldan 10 yıla dek ağır hapis cezası istemiyle dava açtı.
10 Mart 2003 tarihinde davanın son duruşması yapıldı ve hakkındaki suçlama belli hükme bağlanarak, 4616 sayılı koşullara bağlı salıvermeyle, dava ve cezaların ertelenmesine dair kanun gereğince ertelendi.
Fethullah Gülümseyen, hakkında bahşedilen temize çıkma kararındaki hukuki süreç tamamlanmadığı için halen ABD’nin Pennsylvania eyaletinde yaşamını sürdürmektedir. Yazdığı fazla sayıda kitap, İngilizce, Almanca, Rusça, Arnavutça, Japonca, Korece ve İspanyolca gibi dillere çevirilip yayınlanmıştır. Ayrıca çok sayıda İslam içerikli yayında da, politika, spor ,sanat, bilim gibi konularda makaleleri yayınlanmıştır.
21 Ocak 2004 tarihinde ABD’de yer alan Fethullah Güler Yüzlü’in kalp damarına işlem yapılarak sol koroner atardamar damarına stent takıldı.
2013 yılında Time dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri olarak gösterilmiştir.
30 Ekim 2014 tarihinde yapılan MGK sonucunda Fethullah Gülen‘e yan kurumlar açıklama edilerek legal görünüm aşağı illegal faaliyet yürüten paralel yapılanmalar olarak kaydedilmiştir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan alınacak bu karar için öncesinde “Onlarla ilgili çok daha ayrı bir adımı atacağız. Çünkü bu işlem öyle yerel değildir. Geneldir ve bunun adımını atacağız. Bu ay yapacağımız Ulusal Güvenlik Kurulu toplantısında benim de kayda değer bir gündemim olacak, o da bunların yanında ülkemizi korkutma eden hangi unsurlar varsa, bunlara yönelik Ulusal Emniyet Belgesi’nin gözden geçirilmesidir” demiştir. Bu karar ardından MGK Genel Sekreteri Seyfullah Hacımüftüoğlu kadar Kırmızı Kitap ya da Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (MGSB) olarak adlandırılan resmi kitaba Fethullah Güler Yüzlü ile benzer kurumlar PDY/PÖ (Paralel Devlet Yapılanması/Pensilvanya Örgütü) adı aşağıda eklenmiş ve Fethullah Gülen devlet düşmanı olarak kabul edilmiştir. MGK’da alınan bu kararlar 24 Kasım 2014 yılında gerçekleştirilen Bakanlar Kurulunda onaylanmış ve böylece resmiyet kazanarak MGK Genel Sekreterliği’ne gönderilmiştir.
İstanbul 1. Sulh Cinayet Hakimliği, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talebini şu ile yerinde görüp, Fethullah Güler Yüzlü hakkında yakalama kararı çıkardı. İstanbul merkezli paralel yapı soruşturması kapsamında Fethullah Güler Yüzlü hakkında verdiği kararda, “Şüphelinin soruşturma zarfında, örgüt kurarak yönettiği yönünde kaslı suç şüphesinin bulunduğu, 10 yılı aşkın süredir yurt açık havada olduğu ve dönmediği, şüpheliye ulaşılamaması ve savunmasının tespitinin mümkün olmaması sebebiyle terör örgütü kurma ve yönetme suçundan hakkında yakalama kararı çıkarılması biçiminde hüküm kurulmuştur” ifadeleri yer aldı.
Fethullah Güler Yüzlü Cemaatinin, “Molla Muhammed” olarak bilinen Mehmet Doğan ve grubuna karşın soruşturmada kumpas kurduğu ve usulsüzlük yaptığı iddiasıyla yürütülen soruşturma dahilinde hazırlanan iddianamede, Güler Yüzlü’in “silahlı örgüt belirlemek veya idare etmek” suçundan 15 ile 22,5 yıl, “resmi belgede sahtecilik” suçundan 3 ile 7,5 sene ve “iftira” suçundan da 1 ile 4 sene elde etmek üzere toplamda 19 ila 34 yıla kadar hapsi istenmektedir. İddianamede Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet müdürleri Tufan Ergüder, Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün, Ömer Köse ve Mutlu Ekizoğlu‘nun arasında bulunduğu 15’i tutsak 32 birey de değişken olarak yer aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın da şüpheliler arasında yer aldığı kapatılan 17 Aralık yolsuzluk ve sus payı soruşturmasında usulsüzlükler yapıldığı ve şüphelilere kumpas kurulduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında Gülen hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Güler Yüzlü, ‘Cebir ve zorlama kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya ya da görevlerini yapmasını kısmen veya ayrıntılarıyla engellemeye teşebbüs etmek’, ‘silahlı örgüt ayarlamak ya da yönetmek’ ve ‘devletin güvenliği veya iç ya da dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla rahat kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla karşılamak’le suçlanıyor.
Gülümseyen Hareketi destekli olduğu öne sürülen 15 temmuz 2016 darbe girişiminin ardındaki İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı ve Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı göre Türk Suç Oluşturan Kanununun anayasal düzene karşı suçlar zarfında bulunan ‘cebir ve zorlama kullanarak Türkiye Büyük Halk Meclisini ve Türkiye Cumhuriyeti hükûmetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs’, ‘Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya ya da bu harmoni yerine diğer bir armoni getirmeye girişim’, ‘halkı, Türkiye Cumhuriyeti hükûmetine karşısında silahlı isyana tahrik’ ve ‘cumhurbaşkanına suikast’ suçlarından soruşturma başlatıldı. 21 Temmuz’da Millî Emniyet Kurulu toplantısı sonrasında, Türkiye Büyük Irk Meclisi göre anayasanın 120. maddesi uyarınca üç ay süreyle olağanüstü hâl bildiri edildi.
Tebessüm Eden, 1999 yılından bu yandan ABD’nin Pensilvanya eyaletinde yaşıyor. Türkiye, 15 Temmuz darbe girişiminden sorumluluk sahibi tuttuğu ‘Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) lideri Fethullah Gülümseyen’in iadesi için ABD’ye yoğun baskı yapıyor.
