Frans Hals
Frans Hals Biyografisi
Frans Hals 17. yüzyılın en manâlı portre ressamlarındandır. İç mekan resimleri, natürmortları ve portreleriyle tanındı.
Frans Hals, 1582 yılında Anvers, Belçika’da Franchois Fransz Hals van Mechelen, Adriaentje van Geertenryck çiftinin oğlu olarak doğmuştur. Babası Franchois Hals, bir dokuma ustasıdır. Doğumundan bir süre daha sonra Hals, ailesi ile birlikte Haarlem’e gitti; burada 1589 yılında kardeşi Dirk Hals dünyaya geldi. Daha sonraları O da Frans gibi meşhur bir usta oldu. 1616 yılında Antwerp’e kısa bir ziyaret haricen, Frans Hals bütün yaşamını Haarlem’de yaşadı.
Frans Hals, geçliğinde artist Karel van Mander’in yanına çalıştı. 1610 yılında Haarlem’deki ressamlar cemiyeti «Gilda di Saint Luca»ya yazıldı. Ertesi sene da ilk manâlı eseri olan «Jacobus Zaffius’un Portresi»ni yaptı.
Frans Hals, Rembrandt ile birlikte en önemli portre ressamlarının temsilcisi olmuş, tek veya toplu portreler yapmış, ilk çalışmalarında Yapmacılık (Maniyerizm) akımının etkisinde kalmış, ama daha sonraları Peter Paul Rubens‘in de etkisiyle modern bir fotoğraf anlayışına yönelmiştir.
Frans Hals, resimlerinde Peter Paul Rubens ve Caravaggio gibi ressamların etkisinde kalmıştır. 1611 yılında, şimdi Haarlem Müzesinde olan ilahiyatçı Jacob Zaffius’un portresini yaptı.
Frans Hals, 1616 yılından itibaren Çoğu asker portreleri yaptı, başarılı eserler verdi.
“Haarlem’deki St. George Civic Guard” tablosu (1616)
1616 yılında yaptığı “Haarlem’deki St. George Civic Guard” tablosunu zamanın Hollandalı sanatında başka hiçbir şeye benzemeyen gevşek bir fırça tekniği ile boyamıştır.
1616-1635 yılları aralarında altı önemli grup portresi yaptı. Bunlardan “Yüzbaşı Reynier Raeal’ın Subayları” adlı portre için 1633 yılında Amsterdam’a gitti.
“Yüzbaşı Reynier Raeal’ın Subayları” tablosu (1633)
1633 yılında “Malle Babbe” adlı tablosunu yaptı.
“Malle Babbe” adlı tablosu (1633)
En başarılı yapıtları ise Frans Hals Müzesi’nde bulunan büyük boyutlu grup portreleridir. Bu portrelerdeki kişileri o döneme değin eşine rastlanmayan ölçüde hür fırça vuruşlarıyla, son derece garip ve düzenli bir bütünsellikle bir araya getirmiştir.
Ressamın düş gücü ve üslubundaki canlılık, yaşadığı dönemin başyapıtı sayılan Çingene adlı tablosunda açık açık görülür. Bu tablosu Paris‘te Louvre Müzesi‘ndedir. “gypsy-girl” adlı tablosu (1630)
Gündelik yaşamdan esinlenerek işlediği yapıtları “Şarkıcılar”, “Neşe Saçan Ayyaş”, bir renk ve bir desen ustasının niteliklerini bununla beraber yansıtan bir virtüözün fırçasından çıkmıştır.
“Keyifli Ayyaş” adlı tablosu
1641 de ise «Saint Elizabeth İhtiyarlar Yurdu Yöneticileri» adlı tablosunu yaptı. 1644 yılında “Gilda di San Luca” idare meclisi üyeliğine seçildi.
Frans Hals, 1613 yılında evlendiği eşi Annetje iki sene sonra 1615 yılında öldüğünde 2 oğlu vardı. Frans Hals’ın 1617 yılında Lysbeth Repniers ile yaptığı ikinci evliliğinden 8 çocuğu olmuş, bunlardan beşi babası gibi sanatçı olmuşlardır, oysa hiçbiri ün kazanamamıştır.
1640 yılında Peter Paul Rubens ve 1641 yılında Anthony van Dyck’ın ölmesinin arkasında Hollanda’nın en kayda değer portre ressamı haline geldi. 222 eseri olduğu bilinmektedir.
Önceleri Hollanda’da sıcacık bir hayat süren Frans Hals, düzensizliği, içkiye olan düşkünlüğü ve bazı kolay arkadaşları onu sefalete sürüklediler. Artık eskisi değin bol portre siparişi almıyordu. Herkes bundan böyle yavaş yavaş kendisine yüz çeviriyordu. sırası gelmişken alacaklıları da kendisini sıkıştırıyordu. 1654 yılında evindeki eşyayı, tablolarını çoğu kez rehin ele vermek zorunda kaldı. 1662 yılında Haarlem Belediye Meclisinden yardım isteğinde bulundu. oldukça münakaşalardan daha sonra kendisine senede 150 florin verileceği vaadedildi. daha sonra bu arz, 200 florine artırıldı ve giderken kendisine kış için üç ton kömür verilmeye başlandı.
1664 yılında son kayda değer yapıtı, “İhtiyarlar Yurdu Yöneticileri” adlı tablosunu yaptı.
Frans Hals, 26 Ağustos 1666 tarihinde Haarlem, Hollanda’da 84 yaşında ölmüştür.
Frans Hals’ın Hollanda dışarıya da ün kazanmasını karşılayan yapıtları Güler Yüzlü Şövalye gibi tek karakter portreleriydi.
“Gülen Şövalye” adlı tablosu