Hannibal

Hannibal Biyografisi

Tarihteki en büyük komutanlardan birisi olarak gösterilen Kartaca’lı general ve politikacı. Savaş fillerinden ve büyük bir piyade gücünden oluşan taburu ile Alpler’den ve Pirene’ler’den geçerek İtalya’ya saldırmış ve Roma güçlerini üç manâlı savaşta yenilgiye uğratmıştır.
Hamicar oğlu Hannibal ya da, Kartaca’lı komutan ve devlet adamı Hamilcar Barca’nın oğlu olarak Kartaca’da dünyaya geldi. Hannibal, Ba’al’ın Kutsaması anlamına geliyordu. Üvey kardeşi Adaletli Hasdrubal ve kardeşleri Mago ve Hasdrubal’da döneminin etkin siyasi ve askeri fügürleri aralarında yer alıyordu.

Babasının gözetimi altında iyi bir eğitim gören Hannibal, daha minik yaşlarda Roma’ya karşı savaşacağına dair babasına söz vermişti. Babasının Hispania’ya aleyhinde verdiği savaş sırasında öldürülmesinin ardındaki abisi Hasdrubal’ın komutayı alması, Hannibal’ı abisinin aşağı dikte komuta zincirine yerleştirdi. M.Ö. 221 yılında, Hasdrubal’ın suikaste kurban gitmesinin gerisinde onun yerine geçti.

Kartaca adına girdiği ilk büyük savaşta, Hispania’ya karşısında çarpışan ve de Roma–Saguntum ittifakını yenilgiye uğratan Hannibal, Kartaca’nın, Roma’nın barış teklifini kabul etmesi üstüne geri çekildi.

M.Ö. 229 yılında, Kartaca güçlerinin belli başlı komutanı haline gelmesinin arkasında, abisinin planladığı İtalya istilası yapmak üzere çalışmaya başladı. İlk durağı olan İspanya’daki Yeni Kartaca’dan M.Ö. 218 yılında, büyük bir güçle ayrıldı. Prene Dağları’nı ve de Gaul’ü geçtikten sonradan, Rhone Dağları’na ulaştığında hala elinde 38.000 piyade, 8.000 atlı ve 37 savaş filinden oluşan büyük bir ordu bulunuyordu.

Kendisine karşısında gelen lokal güçlerin kolayca üstesinden gelen Hannibal, Alp Dağları’nın üzerinden geçerek İtalya yolculuğuna çıktı. Roma tarihçisi Livy’nin belirttiğine kadar epeyce zorlu geçen Yüksek Dağ seferi, komutana ordusunun 1/3’üne yakın büyük bir kayba mülk oldu.

Hannibal ile Roma aralarında geçen savaşlardan ilki, Trebia Savaşı adını taşıyordu. Roma generali Publius Cornelius Scipio, Hannibal’ın taktiklerini tam olarak çözemediği için savaşı kaybetti.

Trasimene ve Cannae savaşlarında da başarılı olan Hannibal, Roma ordusuna fazla ağır kayıplar verdirdi ve Roma’nın Caputa dahil olmak üzere o kadar çok büyük şehrini ele geçirdi. Fakat Roma’yı ele geçirmek yerine ele geçirdiği yerlerde yerleşim kurmayı seçerek bu üstünlüğünü tehlikeye attı. M.Ö. 208 yılında, hala Roma karşı üstün olsa bile elde ettiği konumunu gözetmek onun için gitgide artarak baskı olmaya başlamıştı.

M.Ö. 212 yılında Tarentum’u ele geçirmesine rağmen şehrin limanında kontrü sağlayamaması ve de M.Ö. 211 yılında Roma’nın Capua’yok etmesi üstüne Hannibal, İtalya’daki gücünü kaybetmeye başladı ve M.Ö. 203 yılında, Kartaca’dan geri çağrılarak İtalya hakimiyetini kaybetti.

M.Ö. 206 yılında, atlı olarak üstün bir Roma gücüne karşılık piyade olarak üstün olan Kartaca ordusu, Zama Savaşı’nda 20.000’den pozitif askerini yitirerek büyük bir yenilgiye uğradı ve Akdeniz üzerindeki hakimiyetini kaybetti. Hannibal ise savaştan daha sonra oluşan barıştırma döneminde askeri bir önderden daha fazla politikacı olarak tayin yaptı.

Roma’nın Kartaca’dan kendisini teslim etmesini istediğini öğrenerek gönüllü olarak sürgüne dışarı giden Hannibal, sürgün yeri olarak seçtiği Bitinya’da askeri danışman olarak devir yaptı. M.Ö 195 yılında sürgüne giden Hannibal, Bitinya’lı yetkililerin kendisini Roma’ya teslim edeceğini öğrenince M.Ö. 183 veya M.Ö. 181 yılında, kendi yüzüğünde yer alan zehri içerek intihar etti. Mezarının Libyssa (Gebze) yakınlarında bulunduğu varsayım edilmekte olan meşhur komutan anısına Atatürk göre Gebze’de bir heykel yaptırıldı.