Kaşgarlı Mahmut
Kaşgarlı Mahmut Biyografisi
Türk Dili ve kültürü hakkında 11. yy’da incelemeler yapmış ve ünlü Divanü Lügati’it Türk’ün yazarı olan dilbilimci.
1008 yılında Türkistan’da doğan Kaşgarlı Mahmut, Saciye ve Hamidiye Medreselerin’de eğitim görmüştü. Tahsil hayatından daha sonra kendisini Orta Asya’yı dolaşmaya ve Türk Dili’ni incelemeye verdi. Orta Asya ziyaretlerinin bir ayağı olarak Anadolu’ya da gelerek dağıtılmış lehçe ve dil üzerine çalışmalarını sürdürdü.
1072–1073 yılları aralarında hazırladığı meşhur eseri “Divanü Lügati’i Türk“ü Abbasi halifesine hediye etti. Bu kitabın başlıca nüshası günümüzde halen Ayasofya Müzesi‘nde muhafaza edilmektedir.
Kaşgarlı Mahmut kitabını tamamladıktan kısa bir zaman sonradan Kaşgar’a döndü ve burada vefat etti.
İyi bir eğitim görmüş olan Kaşgarlı Mahmut, İslamiyet ile ilgili çalışmaları yakından takip ederdi. Arapça ve Farsça’yı iyi derecede biliyordu. Özellikle çalışmaları doğrultusunda Türklerin ağırlıkta olduğu bölgeleri gezmiştir. Yaptığı araştırma dil ile sınırlı kalmamış, gelenek ve görenekler üstüne de araştırmalar yapmıştır. Ana dili olan Türkçe’nin bütün diyalektlerini ve kollarını uygun öğrunlara yer vermiştir.
Kitabında bütün Sırderya (Seyhun) kıyılarında bulunduğunu yazar Kaşgarlı Mahmut, yaptığı araştırmada kendi ailesinin de Irak‘tan Kaşgar’a göç ettiğini yazmıştır. daha sonra yapılan araştırmaya tarafından Sultan Melikşah‘ın eşi Terken Hatun‘nun maiyetinde o dönemde İslam Dünyası’nın en kayda değer kültür merkezlerinden biri olan Irak’a çoğu göç olduğu ortaya çıkmıştır.
“Türk Sözlüğünün Divamı” anlamına gelen “Kitâbü divân-i lûgat it-Türk“, yalnız bir sözlük yok bununla beraber İslam öncesi Türk Edebiyatı, tarihi, coğrafyası, mitolojisi, gelenek ve görenekleriyle ilgili günümüze ışık tutan bir kaynaktır. 1073–1077 yılları aralarında Bağdat’ta yazılan bu kitabın bir diğer özelliği de yabancılara Türk Dili’ni ve kültürünü takdim etmek ve öğretmektir.
Divân-i Lûgat’it-Türk’de Türkçe kelimelerin anlamları Arapça olarak yazılmıştır. Türkçe 7500 kelimenin karşılıkları, Türkçe atasözleri ve savlarda da kitapta yer almaktadır.
Kaşgarlı Mahmut’un “Türk Dillerinin Gramatik İncelemesi” adıyla bir diğer kitabının da bulunduğu söylenmekte ise de günümüze dek ulaşmamıştır. Kaşgarlı Mahmut, Divân-ı Lügat’it Türk’de, Türkçe’nin neden öğrenilmesi gerektiğini şöyle anlatmıştır:
Ant içerek söylüyorum, ben Buhara’nın, sözüne güvenilir imamlarının birinden ve bunun dışında Nişaburlu bir imamdan işittim. İkisi de senetleri ile bildiriyorlar fakat, Yalvacımız (Peygamber), kıyamet belgelenin ortaya çıkacaklarını söylediği sırada Türk dilini öğreniniz, çünkü onlar için uzun sürecek egemenlik vardır buyurmuştu. Bu laf (hadis) dürüst ise sorguları kendilerinin üstüne olsun Türk dilini öğrenmek fazla zorunlu bir meslek olur. Bu içten değil ise zihin bunu emreder. Tanrı, Türk burçlarını yükseltmiş ve onların mülkleri üzerinde felekleri döndürmüştür. Tanrı onlara Türk adını vermiş ve yeryüzüne ilbay kılmış, hakanları onlardan çıkartmıştır. Dünya uluslarının yularların onlar eline vermiş, herkese üstün kılmıştır. Onlarla birlikte çalışanları aziz kılmış ve Türkler onları her dileklerine ulaştırmış, kötülerin şerrinden korumuştur. Onlara maksat olmaktan korunabilmek için, aklı olana düşen şey, onların yolunu yetişmek, derdini dinletebilmek gönüllerini alabilmek için dilleriyle konuşmaktır.
Kitap daha sonraki dönemlerde çoğu bilim adamı kadar kullanılmıştır. Antepli Aynî diye bilinen Bedreddin Mahmud, İkdü’l-Cumân fî Tarihi Ehli’z-Zamân’da ve Katip Çelebi Keşfü’z-Zûnun’da Bu eserden laf ederler. Ama daha sonra yıllarca unutulmuş, daha sonraları 1857–1923 yılları arasında İstanbul’da yaşayan Ali Emiri‘nin eline geçen Sâvî’nin nushası Sadrazam Talat Paşa‘nın aracılığı ile Kilisli Rıfat Bilge‘nin gözetiminde basılmış hemencecik tüm dünya Türkologlarının ilgisini çekmiştir.
Eser bununla birlikte batıda da ilgi uyandırmış, 1928 yılında C. Brochkelmann‘nın Kaşgarlı Mahmut üstünde çalışmalar yapmasına sebep olmuştur. Kitabın Uygurca çevirisi 1978 yılında yapılmıştır. Dankoff‘un Divânü Lugât-it Türk çevirisi ile James Kelly‘nin makaleleri de eser hakkında yapılan son çalışmalardır.