Köprülü Fazıl Mustafa Paşa
Köprülü Fazıl Mustafa Paşa Biyografisi
25 Ekim 1689 – 19 Ağustos 1691 tarihleri aralarında Osmanlı Devleti’nin Sadrazamı olan Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, Köprülü Mehmet Paşa‘nın oğludur.
Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, 1637 yılında Vezirköprü’de doğmuştur. Köprülü Mehmet Paşa’nın ortanca oğludur, Köprülü Fazıl Ahmet Paşa’nın kendisinden üç yaş ufak kardeşidir. 4 yaşındayken İstanbul’a geldi. Medresenin bütün kademelerini geçti ve devrinin büyük bilginlerinden biri olarak kabul edildi. Yetişme çağında çoğunlukla ağabeyi Köprülü Fazıl Ahmet Paşa’nın yanında bulunup birtakım savaşları fark etti, deneyim edindi. Ağabeyi göre idareci olarak yetiştirildi.
Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, 1680 yılında eniştesi Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın tavsiyesi üstüne yedinci vezir olarak Divan-ı Hümayun’a girdi. Altıncı vezirlik, Viyana seferi esnasında Edirne’de sadaret kaymakamlığı, Silistre beylerbeyliği ve serdarlığı yaptı.1684 yılında kubbe veziri olarak İstanbul’a geldi. Bir kaç ay daha sonra üçüncü vezirlik, sonradan Çanakkale ve Sakız muhafızlığı yaptı. Eniştesi Abaza Siyavuş Paşa’nın sadrazamlığında sadaret kaymakamlığına ödev edildi.
Sultan II. Süleyman tahta geçince, Çanakkale, Hanya, Kandiye ve Sakız muhafızlıklarında bulundu. Köprülü Fazıl Mustafa Paşa’nın devlet hizmetinde çoğaltma yılları padişah IV. Mehmet’in saltanatının en bunalımlı dönemine rastlamaktadır. Viyana bozgununu izleyen günlerde sadrazam ve serdarı Ekrem Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın saray entrikaları sonucu Belgrat’da idam edilmesi (25 Aralık 1683) olayından Budin ve Atina’nın düşmesine değin geçen vakit içinde devlet hayli eskimiş, içte ve dışta devletin otoritesi zedelenmişti.
IV. Mehmet’in, saltanatının son günlerinde sadrazam kaymakamlığına getirdiği Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, 39 yıldan beri hükümdar olan padişahı 8 Kasım 1687‘de kansız bir şekilde tahttan indirmeyi başardı. Tahttan indirildiğinde yerine Kardeşi II. Süleyman geçirildi.
Bu tarihten, 25 Ekim 1689 tarihinde sadrazam oluncaya değin geçen iki yıl baştan başa Osmanlı Devletinin toprak kaybı sürdü. Batuçina ve Niş bozgunlarından sonra Alman orduları, Makedonya, Arnavutluk ve Bulgaristan’ı korkutma etmeye başlamıştı. II. Süleyman’ın Edirne’de topladığı saltanat şurası (Padişahların huzurunda yapılan danışma toplantısı) ordu, hükümet ve ahali üzerinde otoriteyi sağlayabilecek tek kişinin Köprülü Fazıl Mustafa Paşa olduğuna karar verdi.
Sakız muhafızlığından Edirne’ye gelen Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, padişahtan, IV. Mehmet’in babasına ve ağabeyine tanıdığı geniş yetkilerin kendisine de verilmesini istedi. II. Süleyman bu isteği kabul etti. Bu koşul daha birincil adımda içerdeki zorbaları ürkütüp sindirdiği gibi, Avrupalıları da telaşlandırdı.
Elli bir yaşındaki sadrazam ilk iş olarak vergi sistemindeki adaletsizliği ortadan kaldırarak, düşük ayarlı sikke kesiminin önüne geçti. Yolsuzlukla elde edilmiş servetleri hazineye alarak ordu ve devlet örgütünde etkin şartların değişmesi yaptı. Bu kadarla kalmayarak Köprülü ailesine ait saraylardaki altın ve gümüş eşyayı da darphaneye göndererek sikke kestirtti ve bu sikkeleri devlete bağışladığı gibi, padişahın da benzer şekilde davranmasını sağladı.
Bu Nedenle hazineyi güçlendirdikten ve zorunlu hazırlıkları tamamladıktan daha sonra 13 Temmuz 1690’da Edirne’den sefere çıkan Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, birkaç ay içinde Vidin, Niş, Semendire ve Belgrat’ı geri aldı. Bilhassa Belgrat kalesinin bir hafta gibi kısa bir zamanda fethedilmesi büyük akustik uyandırdı. Kırımlı Kazaklar Rusya içlerini daha aşağı üst ederken Türkler de Vardar’dan Drava’ya dek 60.000 kilometre kareden geniş bir araziyi Avusturyalıların elinden aldılar.
Kış aylarını ordunun eksikliklerinin tamamlanması için İstanbul’da geçiren Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, 13 Haziran 1691’de Erdel’i geri olmak için ordunun başında İstanbul’dan ayrıldı. Yola çıkmadan önce II. Süleyman’ın hastalığını fırsat bilip IV. Mehmet’i tekrar tahta yatırım yapmak isteyen bazı ulemayı tutuklattı. Orduyu uğurlamak için İstanbul’dan Edirne’ye gelmiş olan padişah, II. Süleyman 8 gün sonradan 22 Haziran 1691 tarihinde daha sonra öldü. Köprülü Fazıl Mustafa Paşa hükümdarın vefat haberini Filibe’de aldı.
28 Haziran 1691 de Sofya’ya gelen serdar-ı Ekrem’e Anadolu beylerbeyi Bekir Paşa’yla Macar Kralı Tökeli de askerleriyle katıldılar. Belgrat’a gelen Köprülü Fazıl Mustafa Paşa Kırım kuvvetlerinin henüz gelmemesine karşın orduyu Sava’nın aleyhinde kıyısına geçirdi. 19 Ağustos 1691ankamen’de Baden Prensi Ludwig Wilhelm’in komuta ettiği Avusturya kuvvetleriyle yapılan savaşta 53 yaşındayken şehit düştü. Tüm aramalara rağmen cesedi bulunamadı. Düşmanın da önemli kayıplara uğradığı bu savaş, Osmanlı-Avusturya savaşlarının kayda değer bir aşaması oldu ve Osmanlı Devleti ise, işleri düzene belirlemek üzere olan kuvvetli bir vezirini kaybetti. Köprülü Fazıl Mustafa Paşa’nın Numan, Abdullah ve Esad adlarında üç oğlu vardı.
Köprülü Fazıl Mustafa Paşa açık sözlü, riyadan hoşlanmayan bir insandı. İdareyi ele alır almaz hükümeti ve orduyu işe yaramayanlardan hemencecik temizlemiş, Rumeli’deki gayri Müslimlerin yer yer ayaklanıp düşmana destek etmelerinin sebebini vergilerin sabır edilemez ağırlıkta olduğunu görerek onları hafifletmiş, ticarete serbestlik vermiş ve bu sayede devletin iç asayişini tedarik etmiştir.
Manâsız vakitlerinde çalışmalar yapar ya da ulema ile görünüm alışverişinde bulunurdu. Hatta sefer vakitlerinde bile fırsat buldukça okurdu. Hadis ilminde uzmanlaşma sahibi idi; İstanbul’da Süleymaniye ile Vefa arasındaki konağı yanında bir kütüphane yaptırmış olup bir çok alim oraya gelip kitaplarından istifade ederlerdi. Süsü ve gösterişi sevmezdi; cesur ve atılgandı; eli bol olup ağabeyi Köprülü Fazıl Ahmet Paşa gibi askerin gönlünü güzel eder ve hizmeti görülenlere kendi kesesinden de bol bol bahşiş verirdi. Belgrat kalesini zaptettikten daha sonra kuşatma sırasında askere verdiği bahşişlerden diğer, ocaklara kendi malından 70.000 kuruş bahşiş dağıtmıştır.
Köprülü Fazıl Mustafa Paşa, 19 Ağustos 1691 tarihinde Salankamen Muharebesinde 53 yaşında ölmüştür.