M

Martin Luther King

Martin Luther King Biyografisi

Irksal eşitlik ve siyah vatandaşların eşit vatandaşlık hakları için yaptığı eylemler ve yürüyüşlerle 1964 yılında Amerika’da Yurttaş Hakları Kanunu‘nun çıkmasını sağlamış Amerikalı Baptist, akıl ve hafıza adamı.
Martin Luther King, 15 Ocak 1929‘da Amerika Birleşmiş Devletleri‘nin Georgia eyaletinin en büyük şehri olan Atlanta’da; Martin Luther King,Sr ve Alberta Williams’ın ortanca çocuğu olarak dünyaya geldi. Gerçek adı iyice Michael Luther King Jr. idi oysa sonra birincil adını “Martin” olarak değiştirdi. Martin Luther King’in dedesi Ebenezer Baptist Kilisesi’nde 1914 ile 1931 yılları arasında başrahiplik yapmıştı. Bu yüzden kendisi de Baptist bir rahipti. Kendisinden büyük bir ablası ile kendinden minik bir erkek kardeşi bulunmaktaydı.

Martin Luther King, ilkokula Atlanta’da gitti. Liseyi bitirdiğinde hemen şimdi 15 yaşında idi. Dedesinin ve babasınında mezun olduğu Morehouse Koleji’nden 1948 yılında yüksek bir ortalamayla mezun oldu. Daha üniversite yıllarındayken siyahımsı gruplara katılarak etkin olarak faaliyet gökları lideri Benjamin Mays ile tanıştı onun fikirlerinden etkilendi. Üniversitede 3 sene ilahiyat okuduktan sonradan 1951 yılında Pennsylvania’da bulunan Crozer İlahiyat Seminerleri’ne katıldı buradan birincilikle mezun oldu. Peşinde çalışmalarını Boston’da sürdürdü. Boston Üniversitesi’nde Sistamatik Teoloji alanında yüksek lisans yaptı. Boston’da bulunduğu dönem Coretta Scott ile tanıştı ve kısa bir zaman sonra onunla evlendi. Bir zaman daha sonra Coretta’dan iki kız ve iki erkek çocuğu oldu.

1954 yılında, Martin Luther King, Montogomery’deki Dexter Avenue Baptist Kilisesi’ne rahip olarak çağırıldı. 1 Aralık 1955‘te Rosa Parks adlı bir siyahımsı hanımefendi, Jim Crow Yasaları gereği yerini bir beyaz vatandaşa vermemesi nedeniyle tutuklandı. King, bunun üzerine Montogomery Otobüs Boykotunu düzenledi. Bu boykot bir yıldan uzun sürdü ve Martin Luther King’in dikkatleri üzerine çekmesine niçin oldu. Bu boykot nedeniyle tutuklandı. Boykot, Amerikan Yüksek Mahkemesi’nin eyaletlerarası otobüslerde ve öteki ulaşım araçlarında insanlar ayrımcılığının sona ermesine dek sürdü.

Bu olaydan sonra siyahi kiliselerin birleşmesi ve kuvvet birliği yapmasında etkili oldu. Yurttaş hakları reformu için araştırmalar başlatılmasını ve 1957 yılında Güney Hıristiyan Önderlik Konferansı‘nın kurulmasında önemli rol oynadı. Mahatma Gandhi‘yi kendine misal bölge Martin Luther King, insan hakları ve siyahlar ile beyazlar aralarında eşitliğin en büyük savunucularından biri oldu.

İLGİLİ BİYOGRAFİ :   Ronald Reagan

1961 yılında, Martin Luther King, Amerikan dar servisi FBI kadar dinlenmeye ve takip eldilmeye başlandı. Oluşturduğu insan hakları hareketine komünizmin karışmasından endişe duyuluyordu. Telefonlarının dinlenmesi sonucunda ulaşılan bilgiler, King’in bu başlattığı harekette liderliği bırakması için zorlama arabulucu olarak kullanıldı.

Martin Luther King, şiddete dayanmaow Yasalarınca güneydeki millet ayrımcılığın son bulması için çalışmalrını sürdümeye devam etti. Bu protestoların medyanın da ilgisini çekmesiyle istenilen etki oluştu. Televizyonda ve gazetede yayınlanan yazılarıyla birçok kişi King’e yardım verdi. Martin Luther King’in başlattığı vatandaş hakları hareketi 1960lı yıllarda Amerika’nın en kayda değer gündem maddesini oluşturdu.

Martin Luther King’in 1963 yılında “İş ve Bağımsızlık İçin Washington’a Yürüyüş” adlı bir etkinlik düzenledi. Ilk Olarak o dönem ABD başkanı olan John F. Kennedy, bu yürüyüşe aleyhinde çıkmıştı. Ray Wilkins, Whitney Young Jr., Philip Randalph, John Lewis ve James Farmer‘ın oluşturduğu yürüyüş komitesinin lideri konumunda olan Martin Luther King, daha sonra amacından sapmasından korktuğu için yürüyüşü iptal etmek istediyse de, diğer komite üyeleri bunu reddettiler.

Washington’a yapılacak olan bu yürüyüşte, Amerika’nın güneyinde yaşamış siyahi vatandaşların arzu ve şikayetleri dinlenecek ve yürüyüşün son noktası olan ABD’nin başkenti Washington’da bunlar yapılacak bir söylev ile hükümete bildirilecekti. Lakin başkanın tepkisinden çekinildiği için şiddetten uzakta ve faizsiz bir tutum izlendi. Devlet okullarında eşdeğer bir eğitim, eşit yurttaş hakları, iş yerlerinde ırksal ayrımın kaldırılması, eylemcilerin polis şiddetinden korunması ve siyahların oy hakları gibi konuşarın işlendiği bu yürüyüşe, siyahi hakları savunucularından Malcolm X, istenilen bütün hakları kapsamamasından ve yeterli bulmamasından dolayı, “Washington’da saçmalık” olarak isimlendirmişti.

Yürüyüşe bambaşka etnik gruplardan toplam 250.000 kişi katıldı. Washington tarihindeki en kalabalık yürüyüş oldu. Martin Luther King’in Lincoln Anıtı önünde yaptığı “I have a dream” (Bir hayalim var) adlı hitabe Amerikan tarihinin en iyi ve önemli konuşmalarından biri olarak kabul edildi. Tüm bu eylemler ve çalışmalar sonucunda 1964 yılında Yurttaş Hakları Kanunu (Civil Rights Acy of 1964) ile 1965 yılında Oy Hakkı Kanunu ( Voting Rights Act of 1965), Amerikan Anayasası’na girdi.

İLGİLİ BİYOGRAFİ :   Bill Clinton

Martin Luther King, bu yürüyüş ve insan hakları konusunda yaptığı çalışmalarda, ırksal önyargıyı kırmakta başarılı olduğu ve zorlama içermeyen tutumu sebebiyle 1964 yılında Nobel Uzlaşma Ödülü sahibi oldu. Bu Nedenle Nobel Ödülleri tarihinde en genç yaşta bu ödülü almış kişi olmayı başardı.

Martin Luther King, yaptığı konuşmalarda çoğu defa Amerikan halkının, siyahi vatandaşlara uyguladığı fiziksel ve manevi baskıdan nedeniyle tazminat ödemek zorunda olduğunu söylemiştir. 1964 yılında bu konuda yazdığı “Neden Bekleyemeyiz” adlı kitabında esaret sebebiyle siyahi vatandaşların alamadığı maaşlarının tazminatı olarak 50 milyar dolatın bir tazminat programı içerisinde 10 sene gibi bir sürede siyahlara dağıtılması gerektiğini söylemiştir.

Güney Hıristiyan Birliği’nin de katılımıyla 25 Mart 1965 tarihinde Selma şehrinden eyalet başkenti Montgomery’e bir yürüyüş hazırlamak istediyse de başarılı olamadı. 7 Mart tarihinde başlanması düşünülen yürüyüş, karşıt grupların ve polisin sert tutumu sebebiyle iptal edildi. “Kanlı Pazar” olarak adlandırılan bu günde çoğu eğlence katılımcısı öldü ve yaralandı. Bu durum, Vatandaş hakları haretinde birliğin sağlanması ve desteğin artmasında etkin oldu. Martin Luther King, başkan Lyndon B. Johnson ile görüştükten sonradan yürüyüşü durdurma kararı aldı ve yürüyüş 25 Mart’ta yapıldı.

1966 yılında Amerika’nın güneyinde elde edilen başarılardan sonra, Vatandaş hakları eylemcileri ve Martin Luther King, hareketi Kuzey’e yaymak için uğraştılar. Albert Raby,Jr tarafından resmileşmiş olan Coordinating Council of Community Organization ile The Southern Christian Leadership Conference, “The Chicago Freedom Movement” adı altında birleştirildi.

Oysa bu bölgede yürüyüşleri daha şiddetli bir şekilde bastırılmaya çalışıldı. King, olayın daha da büyümemesi için yürüyüşleri durdurdu. Şehrin yöneticileri King ile uzlaşma sağlayamamaışlardı. Bunun üzerine bitmiş güneye dönen Martin Luther King ve arkadaşları, Jesse Jackson adında bir genci örgütün başına getirdiler ve A&p Stores adlı bir şirketin siyahları işe alamamasına karşı büyük bir boykot düzenlenmesini sağladılar.

İLGİLİ BİYOGRAFİ :   Mehmet Ada Öztekin

Bu boykotlar böylece başarılı oldu ama, medya bile King’in tarafında yer almaya başladı. Örgütün başına getirilen Jesse Jackson, daha sonra “Opreration Breadbasket” adında birincil siyah EXPO’sunu kurdu. Siyahların kurduğu meslek yerleri destekleyen ve teşvik eden bu kurum, Johnson Publishing, Parker House Sausage, Seaway National Bank gibi işyerlerinin kurulmasına asistan oldu.

Bu sırada Amerika Birleşmiş Devletleri, Vietnam ile savaşa girmişti. 4 Nisan 1967‘de Newyork City Riverside Kilisesi’nde, “Vietnamın Ötesi: Sessizliği Kırmanın Zamanı” (Beyond Vietnam: A Time to Break Silence) adlı konuşmasını yaptı. Konuşmada Vietnam ile olan bu savaşı “Hiç adaletli yok” olarak yorumlaması yüzünden halkın ve medyanın tepkisini aldı.

Martin Luther King, güneyli “segregationists”ler göre izlenmekteydi. Medyanın King’in aleyhinde yazılar yazması güneyli ırkçıların daha da galeyana getirdi. Geleneksel Kapitalizme olan tepkisi yüzünden yalnız bırakılan King, 3 Nisan 1968‘de Mason Temple’da “Mountaintop’a Gittim” adlı son konuşmasını yaptı. Ardından ertesi gün 4 Nisan 1968 günü Memphis’te kaldığı Lorraine Motel’in balkonunda uğradığı silahlı suikast sonucu öldürüldü. Ölümünden sonra ABD başkanı Lyndon B. Johnson, ulusal inleme bildiri etti. Cenazesine 300.000 kişi katıldı.

Martin Luther King’in öldürülmesiyle ilgili soruşturmalar sonucunda suikasti gerçekleştiren James Earl Ray, İngiltere’de havaalanından çıkış yapmaya çalışırken yakalandı. ABD’ya teslim edilen Ray, suçunu itiraf etmesi üstüne 99 sene ağır hapis cezasına çarptırıldı.

1964 yılında Nobel Barışma Ödülü‘nü alan Martin Luther King, bunun yanına, 1965 yılında Amerikan Yahudileri Komitesi kadar ve 1966 yılında Jamaika Hükümeti tarafından övünç ödülü aldı. 1977 yılında ölümünden sonradan ABD başkanı Jimmy Carter tarafından “Özgürlük Ödülü Madalyası“na layik görüldü. Bu tarihten sonradan çoğu büyük kasaba caddelerine ismini verdi ve Ocak ayının üçüncü pazartesi “Ulusal Martin Luther King Günü” bildiri edildi. “The Time” dergisinin “100 yılın en manâlı kişileri” listesinde 6. sırada olan King, takriben 20 kadar üniversiteden “onursal derece” ve “fahri doktor” ünvanı aldı.

Etiketler
Daha Fazla Göster

Bir cevap yazın

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu
Kapalı