Will Smith

Will Smith Biyografisi

Afrika asıllı Amerikalı sinema oyuncusu, şarkıcı. Hakiki adı Willard Christopher “Will” Smith, Jr.‘dır. DJ Jazzy Jeff‘le başladığı müzik kariyerini sonra solo çalışmalarıyla devam ettiren Will Smith, 3 kez müzik dünyasının en prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen Grammy‘lerin de sahibi oldu. Büyük bütçeli ve bol efektli blockbuster yapımlarda ağırlıklı olarak aksiyon türünde izleyiciyle buluşan Smith,bir drama oyuncusu olarak da oldukça başarılı olabileceğini ali ve Pursuit Of Happiness filmlerinde gösterdi. Oyuncu 2 kez Oscar’a aday oldu ve Golden Globe‘da en iyi erkek oyuncu ödülünü kazandı. Tüm dünyanın en sevdiği aktörlerden biri olan Smith’in kayda değer filmleri arasında Ali, Men In Black, I, Robot, Hitch, Independence Day, Pursuit of Happiness ve Legend bulunmaktadır.
25 Eylül 1968‘de dört çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak Philadelphia, Pennsylvania, Amerika‘da dünyaya geldi. Annesi Caroline Smith bir okulun yönetim kurulunda görevliydi;babası Willard C Smith Sr. ise buzdolabı üreten bir firmanın sahibiydi. Smith, Afrika asıllı Amerikalı bir aileden geliyordu. Sıkı baptist geleneklerine göre yetiştirilen aktörün anne babası, o hemen şimdi 13 yaşındayken boşandılar. Batı Philadelphia’da Wynnefield olarak anılan orta sınıf bir ikâmetgâh biriminde büyüdü. Overbrook High School‘a devam eden başarılı bir öğrenciydi. Will Smith minik yaşlarda bir yıldız gibi davrandığı ve popüler olduğu için Prince lakabı yakıştırıldı. Zira kısa bir zaman daha sonra bu lakap Fresh Prince‘e dönüşecek ve Smith uzun seneler bu şekilde anılacaktı.

Ergenlik yıllarında rap müzikle ilgilenmeye başlayan oyuncu, gittiği partilerden birinde Jeffrey ‘DJ ile tanıştı ve ikili ilk gruplarını kurarak müziğe adım attılar. Gruplarının adı kendi lakaplarından oluşan “DJ Jazzy Jeff & The Fresh Prince”di. İlk albümlerinden çıkan “Parents Just Don’t Understand” ve “Summertime” isimli single’lar büyük başarı kazandı ve ikili rap kategorisinde o sene(1988)ilk kez verilecek olan Grammy ödülünün sahibi olarak yeteneklerini tescillediler. Bu inanılmaz başlangıç bir yanlamasına Smith o dönem Amerika‘nın en prestijli eğitim kurumlarından biri olan Massachusetts Institute of Technology (MIT)’dan burs kazanmıştı. Oysa bu konuya hiç ilgi duymayan oyuncu, müzik alannda kariyer yapmak istediği için bursu geri çevirdi.

1990 yılında The Fresh Prince of Bel-Air isimli sit com programını hazırlaması için NBC televizyonundan öneri bölge oyuncunun yıldızı parlamaya devam ediyordu. Bundan Böyle o bütün Amerika’nın tanıyıp sevdiği bir isimdi ve bu yapımcıların da gözünden kaçmıyordu. Zira fazlasıyla sempatik bulunduğu için Hollywood‘dan ard arda teklifler almaya başlamıştı. Tarih 1993‘ü gösterdiğinde birincil filmi “Six Degrees Of Separation” ile kamera karşısındaydı. Arkasından 1995 tarihli Bad Boys geldi. Smith’in blockbuster’larla arası epeyce iyi olacağa benziyordu ama 1996 yılında sona eren “The Fresh Prince Of Bel-Air” den sonra “Independence Day” ve “Men In Black” filmlerinde rol alması bunu doğruluyordu. Büyük bütçeli, bol efektli, gişe başarısı yüksek yapımlar doğru oyuncu, sinema kariyerinde de belirli adımlarla ilerliyordu.

Oysa Smith’in ilk göz ağrısı müzikti ve bir yandan bu konuda da birşeyler yapmak istiyordu. Bu yüzden 1997 yılında ilk stüdyo albümü “Big Willie Style” müzik marketlerdeki yerini aldı. Oyuncu, fazlasıyla gözler önüne seriyordu. Zira Amerika listelerinde 8 numaraya değin yükselen albüm, “Gettin’Jiggy Wit It”, “Men In Black”, “Just Two Of Zihin” ve “Miami” isimli single’larla o yılın en çok sevilen çalışmalarından biri olmuştu. Will Smith, “Gettin’ Jiggy Wit It” ile üçüncü kere “En İyi Rap Performansı” dalında verilen Grammy ödülünün sahibi oldu.

1999‘da Wild Wild West vizyona girdi ve Smith bu filmde, Kevin Kline ve Salma Hayek‘le başrolleri paylaşıyordu. Ticari başarısı yüksek olan film için yaptığı benzer adı taşıyan single Wild Wild West yeni albümü “Willennium”da yer aldı ve alıştırma Amerika listelerinde 5 numara oldu.

2000 yapımı “Men In Black Alien Attack”in arkasında, 2001 senesinde efsanevi boksör Muhammed Alinin otobiyografik filminde meşhur sporcuyu canlandıran Smith, bu performansıyla Golden Globe törenlerinde iyi erkek oyuncu ödülünü kucakladı. Bu ödül Will Smith’in oyuncluğunda gelebileceği noktanın anlaşılması üstüne kayda değer bir us veriyordu ve Smith birincil Oscar adaylığını da bu karakterle aldı. 2002‘de “Born To Reign” adlı 3. albümünü yayınlayan oyuncu-müzisyen, bu albümüyle de Amerika listelerinde 12 numaraya yerleşti. Aynı sene devam niteliğinde olan “Men In Black II” filminde rol aldı ve “Greatest Hits” adlı derleme albümünü yayınladı.

2004‘te I, Robot filmiyle izleyiciyle buluşan oyuncu Interscope Records ile anlaştı ve “Lost & Found” albümünü yayınladı. Albüm, 600,000’lik bir satmak yakalayarak Smith’e altın plak kazandırdı. Mary J. Blige ile “Tell Me Why”, Snoop Dogg ile de “Pump Ya Brakes” isimli şarkılarda birlikte çalışan oyuncu, birincil single “Switch” ile hayranlarını yeniden mutlu etmeyi başardı. Smith aynı sene romantik komedi türünde hatrı sayılır bir galibiyet elde ettiği Hitch isimli filmle kamera önüne geçti.

Will Smith 2006‘da vizyona giren Pursuit Of Happiness adlı filmde oğluyla birlikte başrolleri paylaştı bu defa. Filmografisinde oldukça manâlı bir yerde olan yapım Smith’e en iyi erkek oyuncu dalında oscar adaylığı kazandırdı. Zira oyuncu drama türünde Ali’den sonradan ilk kez izleyiciyle buluşmuş ve oldukça başarılı bir performans sergilemişti.

9 Mayıs 1992 tarihinde evlendiği ilk eşi Sheree Smith‘ten bir çocuğu yer alan Smith 1995‘te boşandı. 1997 yılında Jada Pinkett Smith‘le evlenen oyuncunun bu evlilikten de 2 çocuğu dünyaya geldi.